Seat’ın en çok satan modeli Ibiza’nın 5. nesli tanıtıldı. Genç küçük sınıf müşterilerinin öncelikli tercihleri arasındaki model; yeni neslinde güncel Seat tasarımı ile eski modelin görüntüsünü harmanlıyor, daha olgun ve karizmatik bir duruş kazanıyor. Arttırılmış iç hacim, daha tasarruflu motorlar, modern multimedya ve bağlantı özellikleri ile gelen yeni Ibiza, Volkwagen Grubu’nun MQB A0 platformunu kullanan ilk model. Sıcak şekillendirme ve lazer destekli nokta kaynaklar sayesinde hafifletilen gövde, sağlamlık ve performans hissine de olumlu katkıda bulunuyor. %30 artan burulma direnci ile dinamik sürüş hissi güçlendirilmiş. 87 mm genişleyen, 2 mm kısalan, 1 mm alçalan ve dingil aralığı 60 mm artan yeni nesil görüntüsü ile yeri kavradığını hissettiriyor. Yalnızca 5 kapılı olarak üretilecek olan 5. nesil Ibiza, 3 kapılı modellerin görsel avantajını tek modelde sunmayı hedefliyor. Leon ve Ateca’yı hatırlatan dış tasarım, burnunda gençliği haykırıyor. Üçgen farlar ve far şeklini tekrarlayan LED gündüz farları ayırt edilebilir bir ışık imzası oluşturulmuş. Simetrik hava girişleri ile belirgin bir “X” şekli meydana geliyor. Kaput çizgileri de marka logosunu ve “X” şeklini vurgulayacak şekilde ilerliyor. Yeni nesil önceki Ibiza’nın ana hatlarını koruyor, benzer bir silüet ile uzaktan tanıdık görünüyor. Yan cephe daha derin girinti-çıkıntılar ve sayısı artmış köşeler ile araca heykelsi bir duruş kazandırmış. Dingil aralığı artarken uçlara itilen tekerlekler Ibiza’yı güçlü biçimde yola tutunan, atılmaya hazır bir koşucuya benzetiyor. Uzun yan camlar boyutları vurguluyor, 18 inçe kadar genişleyen jantlar ise daha büyük ayaklar oluşturuyor. Kesintili omuz çizgisi gibi geleneksel detaylar korunurken, omuzdaki stopların bu çizgiyi devam ettirmesi ile aerodinamik performans iyileştirmeleri de sağlanmış. Stopların üç boyutlu yapısı tasarıma nitelik katmış. 63 litre büyüyen bagaj 355 litre hacme erişmiş, alçalan eşik ile yükleme kolaylaştırılmış.
Artan dingil aralığının bir başka sonucu büyüyen iç hacim olmuş. Arka sırada diz mesafesi önceki nesle göre 35 mm daha fazla, ön ve arka sıranın baş mesafesi de artmış. Genişleyen koltuklar daha büyük bir otomobil hissi vermekte. Ses ve titreşim yalıtımı ile darbe emişindeki iyileştirmeler ile kabin daha huzurlu hale gelmiş. Uzun yatay çizgiler ve geniş, kesintisiz yüzeyler ile ferahlık hissi vurgulanıyor. Sürücüye yakın kontroller ise gözü yoldan ayırma süresini en aza indiriyor. Orta konsoldaki multimedya ekranı 8 inçe kadar büyüyor ve en üst sürümünde dokunmatik ekrana kavuşuyor. Apple Car Play, Android Auto ve Mirror Link arayüzleri ile akıllı telefon entegrasyonu sağlanıyor. Kablosuz şarj zemini de opsiyonel donanımlar arasında. Air Care hava filtresi iç mekanı zararlı partiküller ve alerjenlerden arındırıyor. Kişiselleştirme paketleri FR ve XCELLENCE kırmızı ve beyaz LED ortam aydınlatması ile kabinde farklı bir aydınlık yaratıyor. Opsiyonel Beats ses sistemi ise 7 hoparlörle geliyor. Araç, modern güvenlik donanımları ile rakiplerine uyum sağlıyor. Ön bölge desteği, takip mesafesinin riskli biçimde azaldığı durumlarda ses ve fren darbeleri ile sürücüyü uyarıyor, gerektiğinde otomatik fren ile çarpışmaları önlüyor. Adaptif hız sabitleyici, anahtarsız giriş sistemi, ön-arka park sensörü ve geri görüş kamerası diğer güvenlik donanımları arasında. Ibiza, düşük hacimli motor seçenekleri ile Türkiye koşullarına da uyumlu geliyor: Benzinli motorlar 1 litre, 3 silindirli, 95 veya 115 beygirlik TSI ve 1.5 litre 150 beygirlik EVO TSI olarak sıralanıyor. 1.6 litrelik TDI dizel ünite ise 80 ve 95 beygirlik sürümlere sahip. 95 beygir ve altı motorlar 5 vitesli manuel, diğer motorlar ise 6 vitesli manuel şanzımanla eşlenmiş. 7 vitesli DSG şanzıman da bir seçenek olarak sunuluyor. Ibiza şehirde pratik, uzun yollarda ise konforlu bir sürüş sunmayı hedefliyor. Kişiselleştirme paketleri FR ve XCELLENCE görsel değişiklikler beraberinde sürüş hissini de hafifçe etkiliyor. FR beraberinde gelen spor süspansiyon comfort, eco, sport ve kişisel modlarına sahip. XCELLENCE modellerinde ise konfor odaklı, ekstra yumuşak bir süspansiyon ayarı olduğu belirtilmekte. FR, daha sportif bir ön tampon ve arkada görünür egzoz çıkışları ile standart modelden ayırt ediliyor. Ibiza’nın yeni nesli mart ayında Cenevre Otomobil Fuarı’nda sergilendikten sonra haziran ayında satışa sunulacak. Yeni neslin fiyatlarının 55.000 TL seviyesinde başlaması bekleniyor.
Düz çizgiler ve köşelerle şekillenen burun detayları güçlü karakterin temelini oluşturuyor. Merkezdeki ızgara son dönem Seat modellerinde olduğu gibi ince uzun bir şekle sahip. Yan kenarları alçalırken burun ortasına doğru daralan ızgara, içeri doğru derinleşen krom çerçeve ile üç boyut kazanıyor. Merkezdeki marka logosu altıgen petekli ızgara üzerinde oturuyor. Izgara deseni sürümden sürüme değişkenlik gösterse de, zarafet odaklı XCELLENCE sürümünde dahi sportif bir hava yaratan altıgen petekler kullanılmış. FR sürümde üst ızgarada FR logosu da bulunuyor. Ön cam yanlarından başlayan çizgiler üst ızgaranın yanlarına uzanarak ızgarayı kavrıyor. Orta bölgelerden marka logosu hizasına uzanan çizgiler de damarlı görünüme katkıda bulunurken marka logosunu vurguluyor. Üst ızgara altından geçen düz ayracın devamında kaputtan uzanan çizgiler ters yönde ilerlemeye, alt hava girişinin yan sınırlarını belirlemeye başlıyor. Büyük “X” şekli sivri köşelerle daha belirgin hale getirilmiş. Alt hava girişi de üst ızgaraya simetrik biçimde ilerliyor, aşağı uzanırken genişliyor. Gövde altından uzanan gövde rengi çizgi hava girişi altında inceldikten sonra farlar hizasında kalınlaşarak orta bölgeyi yanlardan ayrıştırıyor, “X”in daha görünür olmasını sağlıyor. Gözler yeniden üst yarıya kaydırıldığında “X”in dışında kalan farlar görülüyor. Izgara yan kenarlarına paralel iç yan kenarlar ile detaylar arasında görünmez bir bağ sağlanmış. Üst kenar arkaya ilerlerken yükseliyor, alt kenar ise önce aşağı yönelerek far alanını genişletiyor, ardından üst kenara paralel uzuyor ve son olarak iç yan kenara paralel dış yan kenarla üst kenara bağlanıyor. Alt ve üst kenarın burun ortasına uzarken incelerek birleşmesi ile kısılmış gözler oluşuyor. Far şeklini tekrarlayan LED aydınlatmalar üçgen gündüz farlarını meydana getiriyor, bakışlara can katıyor. Üçgen şeklinin içinde görünür bir mercek bulunmayışı ise yine de biraz ruhsuz, robotik bir görünüm oluşturmuş. Farların düz alt kenarından başlayan gövde rengi çizgi, üst ızgaranın altından geçen düz çizgiye birleşerek burundaki düzeni vurguluyor. Adeta bir tablonun hücrelerine düzenle yerleştirilen detaylar ile burnun görüntüsü kolaylıkla anlaşılıyor. Alt yarıda, farlar hizasında sis farı modülleri bulunuyor. Farların alt kenarına paralel üst kenarları ile burun ortasını işaret eden modüller, büyük sis farlarını kalın bir siyah çerçeve ile sarmalamakta. İç yan kenarda kalınlaşan ve üç hücre meydana getiren çerçeve bu sayede sportif etkiyi de güçlendiriyor. Çerçevenin üst kenarı sis farı modülü hizasından çıkıp, alt hava girişinin üst kenarına uzanıyor ve farların altından geçen çizginin yaptığını tekrarlıyor. Ön tasarım düzeni ile görüntüyü doğal kılıyor.
Farların üst köşesinden başlayan omuz çizgisi yan cephede oluşturduğu derinlik ile güçleniyor. Ön kapı kolu üzerinde alçalan, incelerek yok olan çizgiyi stoplardan arka kapı üzerine uzanan çizgi devam ettiriyor. İki çizgi arasındaki kesinti ile görünmez bir “Z” oluşuyor. Hareketlilik bununla sınırlı değil, kapı panelleri derinleşirken akıntıyı kesen çizgi alt bölgeyi canlandırıyor. Ön ve arka tekerlek arasında uzanan çizgi, arka kapı üzerindeki köşe ile eğim değiştiriyor ve üçgen şekilli bir kapsama alanına kavuşuyor. Gövde panelinde oluşan üçgen, öndeki köşeli detayları ve özellikle farları hatırlatıyor, cepheler arası tutarlılık oluşturuyor. Camların köşeleri de bu havayı devam ettiriyor: Kaputun yan sınırlarını devam ettiren cam alt kenarı, arkaya ilerlerken hafifçe yükseliyor, arka kapı üzerinde yumuşak bir köşe ile daha da dikeliyor ve arka cama uzanıyor. Alt kenarı örten fanus şekilli üst kenar ise alt kenarın bıraktığı yerden tavana uzanıyor, tavana paralel ilerliyor ve ön bölümde alt kenara köşe ile birleşiyor. Renault Clio ve Volkswagen Polo yan camları arasındaki şekil; akışkanlığı ile gözü eğlendiriyor, köşeleri tarzı koruyor. Yan aynaların kapı panellerine bağlı olması yan cam şeklini kesintisiz hale getirmiş. Omuz çizgileri altında çıkıklaşan paneller gövdeyi gerçekçi kılıyor. Tekerlekler çembersel vurgu çizgileri ile belirginleştirilmiş. Basit jant tasarımları yan cepheye uyum sağlıyor, siyah ve gri tonları renk çeşitliliği yaratıyor. Uca yakın ön tekerlek burnu daha uzun göstermekte. Arkaya doğru hafifçe alçalan tavan ve yükselen camlar gözleri arka cepheye yönlendiriyor. Arka cam, yan camların alt ve üst kenarlarını bağlayan kenara paralel yan kenarları ile komşularına uyum sağlıyor. Camın alt kenarının uçlara doğru kalkıklaşması ile stoplara yer açılıyor. Omuz çizgisine birleşen ve omuzlarda konumlanan dörtgensel stop lambaları paralelkenar şekilli dikey yüzeyleri ile anlaşılır bir şekle sahip. Dikey yüzey sonrasında şekli derinleştiren eğik yüzeyler ise lamba yapısı Volkswagen Polo’dakilere benzetiyor. Üçgensi kırmızı LED aydınlatmalar ve üçgen şekilli beyaz bölge geometrik havayı koruyor. Lambaları iç yan kenarlarından kavrayan “<” şekilleri bagaj kapağı ortasında düz bir çizgi ile birbirine bağlanıyor. Kapak üzerindeki bu “halter” ardından marka logosu ve geniş harf aralıkları ile yazılmış model adı geliyor. Kapak sonrasında çıkıklaşan tampon plaka yuvası ile derinleşiyor. Yan kenarları stopların iç yan kenarlarına paralel olan derinlik bir süre sonra yanlara doğru genişlemeye başlıyor. En alttan beliren siyah zemin de plaka yuvasının yan kenarlarını sürdürerek bir bütün oluşmasını sağlıyor. FR modelde siyah zeminin iki yanında dayanmış paralelkenar şekilli krom egzoz çıkışları sportif bir hava yaratıyor. İki çıkışı saran koyu gri kontur da orta bölgede devam ederek genişliği vurguluyor. Arka cephe eğik oldukça eğik arka cam ile atletik bir görüntü kazandırıyor Ibiza’ya. Tavanı sürdürerek arka cam üzerinde kısa süre devam eden spoyler de bu etkiyi güçlendirmekte. Önde farlar ve ızgaranın birbirine paralel kenarlarla bağlanması, yanda camların tavana paralel üst kenar ve kademeli yükselen alt kenarla silüete tam oturması ve arkada detayları birbirine bağlayan paralel çizgiler Ibiza’yı daha olgun ve doygun gösteriyor. Önceki neslin daha özgür ve başına buyruk görüntüsü sonrasında yeni neslin tasarımı farklı bir doğrultuda ilerliyor. Daha ciddi, ama hala çarpıcı ve arzulanabilir. Küçük sınıfta benzeri bulunmayan stili ile Ibiza kendini otomobili ile yansıtmak isteyen alıcıları çağırıyor.
İç mekan şaşırtıcı derecede sade. Ön panelde birbirinden renkler ve dokularla ayrılan yüzeyler düzenli bir görüntü oluşturuyor. Azaltılan düğme sayısı ve düzen ile dağınıklık önlenmiş. Sürücü karşısındaki üç kollu direksiyon, ızgara şeklini hatırlatan merkezi ile iç ve dış arasında bağlantı kuruyor. Kolların aşağı sarkan hali ilse göstergeleri görünür kılıyor. Aşağı uzanan kolun renkli oluşu da sürücü önündeki karanlığı dağıtıyor. Gösterge paneli iki ana gösterge ve bilgi ekranından oluşuyor. Sportif yazı tipi ile göstergeler genç ruhu yansıtıyor. Bilgi ekranı ise kaliteli grafikleri ve sade arayüzü sayesinde sorunsuz. Göstergeler gri bir kontur ile sarıldıktan sonra ön cam altı zeminin kabararak meydana getirdiği siperlikle korunuyor. Siperlik göstergelerin altında da uzanarak tüm paneli sarmalıyor. Sürücü solunda da devam eden renkli kaplama orta konsol hizasında multimedya ekranını taşıyor. Aşağı uzanan alt kenarlarla büyüyen zemin köşeli çizgilerle ekranı çıkıklaştırıyor. Cilalı siyah zemin ve yan kenarlarındaki küçük kontroller kaliteli bir görünüm sağlıyor. Rengi ile dikkatleri üzerine toplayan ve konumunu önemli hale getiren parça, sürücü solundan ön yolcu sağına kadar multimedya ekranı haricince bir şey taşımıyor oluşu ile iç mekanın daha sade algılanmasını sağlıyor. Orta konsolda ekran üzerindeki havalandırma çıkışları ince şekilleri ve sık aralıklı yatay çizgileri ile şık görünüyor. Konsolda renkli panel sonrasında havalandırma kontrolleri geliyor. İçeri doğru derinleşen konsol, depolama alanı yarattıktan sonra yatay konsol olarak iki koltuk arasında devam ediyor. Vites kolu önünde dairesel Start&Stop düğmesi yer alıyor. Devamında ise bardak gözleri ve kol dayama zemini geliyor. Kapı kolları renkli şeritler üzerinde taşınıyor. Köşelerle kalınlaşan ve arkaya uzayan şerit, altında köşelerle gelişen kol dayama zeminlerine komşu. Kapı cepleri de benzer şekillerle gelişiyor. Arka yolcu sırası daha uzun baş ve diz mesafesi ile önceki nesilden daha ferah hissettiriyor. Ibiza, boyutları ile sınıfının ortalamasına yakın, hatta üzerinde bir hacme sahip. İki yolcuyu sorunsuz, üç yolcuyu hafifçe sıkarak ağırlayabilen araç, büyük bagaj hacmi ile kompakt otomobilleri aratmıyor. Küçük sınıf otomobiller fiyatları ile birkaç sene öncesinin kompakt otomobilleri yerine geçerken Ibiza bu duruma alışabilmeyi, bu durumda mutlu kalabilmeyi sağlıyor. Ibiza, kişiliği, sürüş kolaylığı, konforu ve teknolojisi ile yaygın küçük sınıf otomobiller arasında zirveye oynuyor.
Otomobil Günlüğü 
