Alfa Romeo Giulia

Alfa’nın uzun zamandır beklenen büyümesinin ilk müjdecisi Giulia satışa çıkmaya hazırlanıyor. İlk kez görücüye çıkmasının üzerinden neredeyse bir yıl geçmesine rağmen halen satışlarına başlanmayan model, 510 beygirlik çılgın Quadrifoglio modelinin ardından yakın zamanda ayakları yere basan standart modeli ile de tanıtıldı. Alfa’nın 105 yıllık deneyiminin ürünü Giulia, markanın yaygınlığını arttırmanın yanısıra, Premium üreticiler karşısındaki konumunu da güçlendirecek. Boyutları her ne kadar belli etmese de bir orta sınıf yarışçısı olan Giulia, 4.63 metre uzunluk, 1.87 metre genişlik ve 1.43 metre yükseklik değerleri ile sınıfının minyon otomobillerinden. Buna rağmen görüntüsü ve performans özellikleri Giulia’nın güçlü görünmesini ve saygı kazanmasını sağlıyor. Model, özgün İtalyan tasarımını iç ve dış tasarımına yansıtıyor, yenilikçi motor ve teknik çözümleri ile takdir alıyor ve 50/50 güç dağılımı ile eğlenceli ve doğal bir sürüş hissi sunuyor. Tasarımın sadeliği dikkatleri oranlara ve geniş yüzeylere çekiyor. Yüksek boya kalitesi sayesinde özellikle canlı gövde renkleri güzel yansımalar oluşturuyor. Model, kısa tekerlek çıkıklıkları ile daha uzun görünüyor. Kaput modeli olduğundan büyük göstermekte. Ön tasarım, üçgen ızgara ve keskin bakışlı farlar ile akılda kalıyor. LED aydınlatmalar bakışlara can katarken, kritik burun detaylarını işaret ediyor. Yüksek hızlarda yere itici kuvveti dengeleyen aktif kanatçıklar ise Giulia’nın düşük bir rüzgar direnci katsayısı elde etmesini sağlıyor. Yan cephe, damla şekilli camları ve kapı kollarından geçen güçlü omuz çizgisi ile karakteristik bir görüntüye sahip. Giulia hiçbir detayı ile güncel Alfa Romeo modellerine benzemezken aileye ait olduğunu hissettiriyor. Arka cephe güçlü omuzları, dik yüzeyleri ve LED stop lambaları ile önün cazibesini koruyor. İç mekan ise sürücü odağında gelişen tasarımı ile sürüş hissine verilen değeri hatırlatıyor. Sürücünün geniş konsol ile diğer yolculardan ayrıldığı kokpit, sürücüye dönük kontroller ve az sayıdaki düğme ile sürüşe odaklanmayı teşvik ediyor. Teknolojik sistemleri öncelikli olarak sürüş hissini geliştirmek ve korumak amacıyla kullanan marka, rakiplerinin sunduğunda denk seviyede olsa da multimedya sistemi hakkında böbürlenmeyi tercih etmiyor.

Ön panel altında gizlenen 8.8 inçlik ekran, multimedya işlevlerinin beraberinde 3 boyutlu navigasyon benzeri işlevlere de erişim sağlıyor. Ekrana veri girişi yapmak için vites kolu gerisindeki dokunmatik yüzey kullanılıyor: Parmak hareketini algılayan yüzey sayesinde dikkat dağılmıyor. Kısa tekerlek çıkıklıkları uzun bir dingil aralığı yaratıyor: 2.82 metrelik dingil aralığı ön sıranın arkadan olabildiğince ayrılmasını sağlıyor, arka sıranın konfor seviyesini arttırıyor. İç mekanda kullanılan metalik kaplamalar, ahşap ve kumaş yüzeyler renk çeşitliliği yaratırken kalite hissine katkıda bulunuyor. İnsan elinin hissedilmesi, Giulia’nın bir terzi ürünü gibi algılanmasını sağlıyor. Direksiyon üzerinde gruplanan kontroller bir Formula 1 direksiyonunu canlandırıyor. Yatay konsolda yalnızca 2 kontrol bulunması ise sürüşe odaklanmayı kolaylaştırıyor. Alfa DNA sistemini yöneten tekerlek, Dinamik, Nötr, Verimlilik ve Yarış modları arasında geçişi kolaylaştırmakta. Model, güvenlik sistemleri ile günün gereksinimlerini karşılıyor. Frenlemeli ön çarpışma uyarısı kaza riskinde aracı durma konumuna getirebiliyor. Şerit takip uyarısı, kör nokta uyarısı, geri trafik takibi ve park sensörleri sözü edilen diğer donanımlar arasında. Entegre fren sistemi, güçlü frenleme gerektiren durumlarda denge kontrolünü standart mekanik frenlere koşut kullanarak güvenliği sağlıyor. Tekerlekler üzerinde doğrudan etkili, doğal ve içgüdüsel sürüş sağlayan direksiyon, canlı hızlanma, 50/50 ağırlık dağılımı sürüş hissini tamamlıyor. Ağır ekipman aracın orta bölgesine yerleştirilerek ağırlık dağılımı düzenlenmiş. Karbonfiber, plastik ve alüminyumun yaygın kullanımı ise ağırlığı düşürmekte. Giulia’nın yeşil yoncalı Quadrifoglio modeli Ferrari kökenli, 510 beygir güç üreten 6 silindirli, Turbolu bir motora sahip. Model, bu motorlar 0-100 km/s hızlanmasını 3.8 saniyede tamamlıyor. Açıklanan dizel motor seçeneği ise 2.2 litre, 180 beygirlik ünite. 2 litrelik benzinli motor ise 200 beygir güce sahip. Modeller arkadan itişli veya 4×4 olarak alınabiliyor. Arkadan itiş sportif sürüş hissini güçlendirirken Giulia’yı Premium rakiplerine yaklaştırıyor. Torque vectoring virajlarda dengeyi sağlarken arka tekerlekler arasındaki değişken tork dağılımı duruma en uygun itişi sağlıyor. Yüksek hacim motor seçenekleri Giulia’nın ülkemizdeki şansını azaltıyor.

Alfa Romeo Giulia Ön (2)Burun tasarımı özgün detayları ile hem bir Alfa olarak öne çıkıyor, hem de Giulia’nın kendi kişiliğini ortaya koyuyor. Merkezdeki yumuşak köşeli üçgen ızgara, girintisinin yanlarını kaplayan krom şeridi ve üst kenarına bitişik yeni Alfa logosu ile öne çıkıyor. Logo, metalik renklerin ağırlıkta olması sayesinde daha ciddi ve prestijli görünüyor. Izgara deseninin tekrarlayan karelerden meydana gelmesi sportif bir hava yaratıyor, diğer spor otomobillere gönderme yapıyor. Kaput üzerinde üçgen ızgaranın yan kenarları hizasından devam eden çizgiler beliriyor. Ön camın yan kenarlarına doğru “V” şekli çizerek uzayan çizgiler, farlar üzerinde bir şişkinlik meydana getirerek dikkati yanak bölgelerine çekiyor. Farlar, burnun ortasını işaret eden, burnun ortasına doğru incelen bir şekle sahip. Arkaya uzarken bir basamak inme hareketi yapan alt kenar, far alanını genişletiyor ve dairesel mercek için yer açıyor. Farların daha kalın arka bölgesi sayesinde bakışlar canlanıyor. Dairesel merceğin arkasından beliren ve burnun ortasına doğru kalınlaşan LED şeridi, pürüzsüz beyaz ışığı ile kaliteli görünüyor. Farların eğik alt kenarı gövde rengi zeminde bir süre devam edip düzleşiyor, bu sayede bakışların etkisi sürdürülüyor. Burnun alt kısmındaki derinleşme ikincil ızgaraların kabartısı ile bozuluyor. Gövde rengi zemindeki küçük şişkinliklerle belirginleşen ızgaralar, üçgen ızgara ile aynı deseni paylaşıyor. Yanlara uzarken hafifçe yukarı kalkan uçları sayesinde ızgaralar gözleri farlar gibi yana yönlendiriyor. Burnun altından uzayan gövde rengi şerit üçgensi ızgara hizasında incelerek dikkati burun detaylarına vermeyi sağlıyor. Farların ikincil ızgaralar üzerine yerleşmesi uyumlu bir görüntü yaratırken burnun yapısını anlaşılır kılıyor. Yanlara uzayan ızgaraların ağız benzeri görüntüsü farların gözleri hatırlatan aydınlatması ile Giulia’ya insansı bir surat kazandırıyor.

Alfa Romeo Giulia Arka (2)Yan cephe sade panelleri ve zarif çizgileri ile öndeki havayı koruyor. Kaput üzerindeki V çizgisinin kolları yan camların alt kenarına birleşiyor. Tamamı krom çerçeve ile sarılan camlar, gövde rengi zemin üzerinde öne çıkıyor. Alt kenar arkaya doğru dümdüz uzarken arka kapıya yaklaştıkça yukarı kıvrılıyor, hafifçe tavana doğru uzadıktan sonra tavana paralel biçimde, dairesel bir yol izleyerek başlangıç noktasına dönüyor. Cam geçişlerindeki cilalı siyah kaplama kaliteli görünüyor ve camların devam ettiği hissini uyandırıyor. Yan ayna ön cam ucundan beliriyor ve yumuşak şekli ile dikkat çekmiyor. Çizgi şekilli yan sinyal lambası şık görünüyor. Kapı kolları ortasından geçen ve ön tekerlek yuvasında en belirgin haline ulaştıktan sonra kesilen omuz çizgisi, modelin yapısını geliştiriyor. Vücudun omuz çizgisi altında kalan bölge, içeri yapılan girintiler ile anatomiyi detaylandırıyor. Tekerlekler arasında uzanan bir çizgi hafifçe şişkinleşiyor, ardından gövde panelleri yeniden derinleşiyor, çıkıklaşıyor ve omuz çizgisi seviyesine ulaşıyor. Jantların ince çizgileri sportif ve zarif görünüme katkıda bulunmakta. Giulia, akılda kalıcı silüeti ile hiçbir orta sınıf sedana benzemiyor.  Arka cephenin sivri omuzları stop lambaları sayesinde belirginleşiyor. Yan cepheye ince bir kol ile uzayan lambalar, C benzeri şekle sahip LED aydınlatmaları ile arkadan kolaylıkla tanınabiliyor. Bagaj kapağı içindeki kısmın düz kenarları şekli daha keskin gösteriyor. İki lamba arasında uzanan çizgi altında plaka için ayrılan derinlik başlıyor. Plaka ardından yavaşça çıkıklaşan zemin ardından tampon geliyor. En alttan yükselen siyah plastik kaplamanın iki ucunda metalik görünümlü dairesel egzoz çıkışları yer almakta. Çıkışlar hizasındaki çizgi şekilli kedigözleri, stop lambaları ile de aynı hizaya girerek detayların hizalanmasındaki uyumu ortaya çıkarıyor. Bagaj kapağı zemininin dikliği tampon ile karşılaştırma sonucu fark ediliyor. Arka cam, tavana pürüzsüzce birleşerek görüntüyü tamamlıyor.

Alfa Romeo Giulia İç (2)İç mekan koyu renkli yüzeyleri ve metal eklemeleri ile ciddi ve sportif görünüyor. Sürücü karşısındaki üç kollu direksiyonun dikey kolu metal şeritlerle vurgulanıyor. Kolların yumuşakça kıvrımlanması diğer yüzeylerdeki kıvrımlara uyum sağlıyor. Gösterge paneli, iki ana göstergesi ve aradaki dijital göstergesi ile ilgi çekici. Tüpler içine alınan iki ana gösterge sportif yazı tipleri ile Giulia’nın sportif ruhunu yansıtıyor. Gösterge panelinin siperliği yavaşça alçalıyor ve multimedya ekranının üzerinden geçiyor. Ekranın devamında havalandırma çıkışları ve az düğmeden oluşan havalandırma kontrolleri geliyor. Dikey konsolun kışa oluşu dikkati genişliğe yönlendiriyor. Ön cam altı zemin, multimedya ekranı ardından alçalarak sağa devam ediyor ve dairesel havalandırma çıkışını sarmalıyor. İki uçtaki dairesel çıkışların tekrarlayan daire şekilli parçaları uçak motorlarına çağrışım yapıyor. Dikey konsol eğik kollarla yatay konsola bağlanıyor. Küresel topuzlu vites kolu tutma arzusu uyandırıyor. Gerisindeki üç dairesel kontrol ise sadelikleri ile kullanım kolaylığını vurguluyor. Kapı panellerindeki çizgiler ön paneldeki çizgilere uyum sağlıyor. Yüzeyler arasındaki tutarlılık sayesinde Giulia yolcularını sarmalıyor. Arka sıra, küçük camları ile biraz karanlık hissettirse de diz mesafesi sayesinde ferahlık düzeyi dengeleniyor. Kokpit, kaliteli malzemeleri ve çok çeşitli çizgileri ile beğeni topluyor. İç mekan da dışarısı gibi özenle şekillendirilmiş. Giulia, kızgın bakışları, İtalyan cazibesi ve güçlü motorları ile Alfa hayranlarını memnun etmeyi başarıyor. C-Serisi, 3-Serisi veya A4 karşısında dahi sanki farklı bir klasmanın otomobiliymiş gibi hissettiriyor. Model, standart orta sınıf müşterisini değil; kendi istediğini alacak kadar cesur, otomobiline aşık olmaya hazır alıcılara hitap ediyor. Ülkemizde yüksek olması beklenen fiyatları ise onu yollarda çok sık göremeyeceğimiz anlamına geliyor.

Yorumunuzu Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s