Konsept: Peugeot Fractal

Fractal’ın sinsi yüz ifadesine, yapılı vücuduna ve göstermekten kaçınmadığı kaslarına kanmayın: 3.81 metre uzunluğu ve 1.77 genişliği ile minik sınıf otomobillerden az farkla büyük olan yeni Peugeot konsepti, şehir içinde kolaylıkla hareket ederken tüm bakışları üzerinde toplama kabiliyetine sahip. Gücünü iki adet elektrikli motordan alan Fractal, Peugeot tasarımında yeni bir yönü işaret ediyor. Burun tasarımı güçlü kişiliği başarıyla yansıtıyor. Merkeze yerleştirilen damalı ızgara, yanlara doğru incelirken yükseliyor, farlara birleşerek temel ögeler arasındaki bağlantıyı sağlıyor. Izgaranın yan sınırlarını belirleyen kesikli ışık şeridi yükselirken far alanını ikiye ayırıyor. Sınırları belirsiz görünen far alanları içindeki keskin üçgensel ışık bölgeleri ile bakışlar canlanıyor. Farların ikiye bölündüğü hizadan çıkan çizgiler gövde rengi zeminde devam ediyor, tampona kadar yol aldıktan sonra ortada birleşerek ızgara şeklinin yankılarını oluşturuyorlar. Yankılanan çizgiler bir gülümseme meydana getiriyor. Tampondaki detaylar bu ifadeye daha çok yer açmaya çalışırcasına kenarlarda yoğunlaşıyor. Farlar hizasında içeri yapılan derinlikler köşeli şekilleri ile genel tarza uyum sağlıyor. İki uçtaki derinlikleri birbirine bağlayan siyah çizgi gülümsemenin alt sınırından geçiyor. Burun boyunca en altta ilerleyen gövde rengi zemin orta hizada kesiliyor, beliren siyah zemin üzerinde aracın ismi haykırılıyor. Fractal’ın eğik ve büyük ve sivri harflerle yazılan ismi modelin görüntüsüne uyumlu. Izgara ve tampon arasındaki gövde rengi zemin gülümseme yankıları ile dalgalanırken, kaputun düz zemini zıtlık oluşturuyor. Farları bölen ışık şeridinin başlangıç hizası ile ön cam arasında uzanan silik çizgiler kaputun yan bölgelerinin yükselişini gizliyor. Bu bölgelerdeki beliren çizgi şekilli açıklıklar hava akışını düzenliyor, aynı zamanda sportif özellikleri vurguluyor. Açıklıkların üst kenarı yana uzarken alçalıyor, kapı ortasından geçen düz bel çizgisine temas etmesiyle aşağı yönleniyor. Bu sırada ön tekerler ve çizgi arasında oluşan üçgensel boşlukta çizgi şeklinde bir Fransız bayrağı oluşturuluyor. Köken zarifçe vurgulanıyor. Yan cephe oldukça sade, ve bir şekilde uzun araç illüzyonunu oluşturmayı başarıyor. 4 metreden kısa boyuna rağmen Fractal yola hakim görünüyor. Bunda şüphesiz geniş tekerleklerin de katkısı var. 19 inçlik jantlar ile sportif görünen tekerlekler gövdeden hafifçe çıkıklaştırılıyor. Yan camların düz alt ve üst kenarları yumuşak köşelerle birbirine bağlanıyor. Oluşan şekil 308‘in yan camlarını hatırlatıyor. Camların üzerini örten gövde parçası çıkarılarak Fractal üstü açılan bir otomobile dönüştürülebiliyor. Yan camlar sonrasında gelen kirişin üzerindeki parlak Peugeot yazısı ile marka kimliği hatırlatılıyor. Gövde rengi kapıdan itibaren kesiliyor. Exalt ve Quartz konseptlerindeki gibi iki ana malzemeden oluşan gövdesi ile Fractal ilgi çekmeyi başarıyor. Karbonfiber görüntüsü veren siyah kaplama aracın arka kapıdan sonraki bölgesini örtüyor.

Arka cephe, öne eğilen yüksekte konumlu arka cam sayesinde atletik görünüyor. Camın ardından gelen stop lambası şeridi, iki uçtaki üç parçalı stopları birbirine bağlıyor, ayrıca marka logosunu taşıyor. Bu şerit, üzerindeki aydınlatmalar ile aracın şarj durumunu da gösteriyor. Şeridin altındaki dikey yüzey, üzerine çıkan bir başka katman ile hareketleniyor. Peugeot adının geniş aralıklı harflerle yazıldığı bu katmanın iki ucundaki üçgensel hava çıkışları aracın sporcu özelliklerini hatırlatıyor. Her açıdan özgün ve hareketli görünen Fractal, iç mekanda da şaşırtmaya devam ediyor. Tüm yüzeyleri örten beyaz kaplama, 3 boyutlu yazıcılarla üretilen parçaların birleşiminden oluşuyor. İç mekanının akustiğinin düzenlenmesinde yardımcı olan parçalar hareket hissini kabine taşıyor. 208’den itibaren yeni Peugeot modellerinde uygulanan i-Cockpit tasarımının bir konsepti olan iç mekan, üstün ses özellikleri ile sürücü ile araç arasındaki etkileşimi arttırıyor. Navigasyon komutları aracın ilerisinden geliyormuş gibi işitiliyor, dönüş komutları dönülecek tarafın hoparlörlerinden geliyor. Gelecekten gelen koltuklar, birbirinden bağımsız görünen kafalık, sırtlık ve minderleri ile ilgi uyandırıyor. Kapılar ve ön panelde kullanılan bakır kaplama koltuklarda görülüyor. Her koltuğun arkasına yerleştirilen bass sistemi ile müziğin titreşimi yolculara aktarılıyor, dışarıya gürültü yaymadan daha kaliteli bir müzik dinleme deneyimi sunuluyor. Sürücü, kendini saran bir konsol ile güvende hissediyor. Karşısındaki yumuşak köşeli dörtgensel direksiyon bilim kurgu filmlerinden aktarılmışa benziyor. Arkasındaki gösterge paneli haricinde Head-Up Display’ler de sürücüye bilgi aktarıyor. 12.3 inçlik ekrandaki veriler kişisel tercihlere göre düzenlenebiliyor. Sürücüye uzanan konsol, siyah yüzeyleri arasına kıstırılan fiziksel kontroller ile çekici görünüyor. İki ön koltuk arasındaki zemine bağlanan konsol, yan kısmında 7 inçlik bir başka ekrana komşu. Fütüristik yönetim elemanları, çevrelerinde beyaz, cilalı siyah ve bakır kaplamalar ile korkutucu görünmüyor, Fractal’a lüks bir hava katıyor. Fractal, 102 beygir güç üreten 2 elektrikli motor ile ilerliyor. Toplam 204 beygirlik gücü ile araç 0-100 km/s hızlanmasını 6.8 saniyede tamamlıyor. Araç harekete geçerken önce ara motor çalışıyor, 100 km/s hızdan itibaren ön motor devreye giriyor. 1000 kg ağırlığındaki araç, koltuklar altında konumlandırılan bataryaları sayesinde hala dengeli hissettiriyor. Elektriğin gücü sayesinde sessizce yol alan Fractal, yayalara kendini fark ettirebilmek için özel bir ses kullanıyor. Aracın ses imzası kaza riskini önlerken aracın kişiliğini de detaylandırıyor. Fractal, bir üretim modelinden çok Peugeot’nun izleyeceği yol hakkında ipucu veriyor. Bakması kesinlikle zevk veriyor. Modellerinin “halk otomobili” imajını silmeye çalışan Peugeot, yeni kimliği ile doyurucu konseptler ortaya çıkarmaya devam ediyor. Şimdi bu konseptlere gerçek temsilciler kazandırmak gerekli.