Seat Ibiza’nın yeni nesli tanıtıldı. Her yönden detaylı incelememiz için tıklayınız.
7 yıl, günümüzde bir otomobil için oldukça uzun bir satış süresi. Seat’ın 2008’de tanıttığı 4. nesil Ibiza, 2016’da yeni nesline kavuşmadan önce Barselona Otomobil Fuarı’nda makyajlı hali ile tanıtıldı. Yeni Seat modellerinde kullanılan tasarım ögelerinin temelini belirleyen Ibiza, şaşırtıcı biçimde hâlâ modern ve taze görünüyor. Araç, hayatının son baharında geçirdiği bu son makyaj ile yeni teknolojik özelliklere, motorlara, kişiselleştirme seçenekleri ve ek güvenlik donanımlarına kavuşuyor. Seat, hedefini ürün gamını “Leonize etmek” olarak belirlemiş. Güncel Leon’u başarıya ulaştıran modern tasarım, zengin donanım ve teknoloji gibi özellikler tüm modellerde sunulmaya başlanıyor. Ibiza da bu plan doğrultusunda elden geçmiş. Tercih sebepleri arasında üst sırada olan duygusal ve hareketli tasarım güncellemeler ile beraber yeniden canlanıyor. LED gündüz farları, yeni jant ve gövde renkleri, ikincil renk paketleri makyajlı Ibiza’ya dışarıdan farklılık katan özellikler. Tanıtım görsellerinde kullanılan Bismuth kahve ve Velvet mor dışında kırmızı, gri, beyaz, siyah ve mavi gibi ikincil renkler de ön ızgara çerçevesinde, yan ayna kaplamalarında, havalandırma çıkışı kenarlıklarında, direksiyonda, vites kolunda ve koltuk kumaşlarında kullanılıyor. Çift renkli jant seçenekleri sportif yönlere vurguyu arttırıyor. Makyaj tüm Ibiza ailesini etkiliyor; 5 kapılı model ile beraber SC, ST, ve FR türevleri de aynı değişimleri geçiriyor ve yenilikleri alıyor. Yenilenen iç mekan kalite hissini arttırıyor. İç mekanın baştan beri çekici görünmesini sağlayan görsellik, fonksiyon ve kalite dengesi halen sürüyor, daha ön plana taşınıyor. Yatay çizgilerin yoğunluğu ile düzenli görüntü oluşuyor. Yumuşak dokunuşlu malzemeler, yeni havalandırma çıkışları ve direksiyon tasarımı eski kullanıcılar tarafından fark ediliyor. Renkli dairesel çerçeveli havalandırma çıkışları ön panelde öne çıkarılmış. Yeni direksiyon, alt kolunda ikincil renkte bir kaplamaya sahip.
Seat, makyajlı Ibiza’nın multimedya ve bilgi sistemine büyük bir vurgu yapıyor. Her tipte araçta kendine yer bulmaya başlayan internet erişimi özellikli multimedya sistemleri Ibiza’ya da taşınıyor. 2. nesil Easy Connect sistemi altında MediaSystem plus ve Navi System gibi özellikleri de barındırıyor. Sistem, akıllı cihazlara USB ve Bluetooth aracılığıyla bağlanırken, iOS işletim sistemli telefonlara CarPlay, Android işletim sistemli telefonlara Android Auto arayüzünü sunuyor. Orta konsoldaki ekran multimedya sistemleri dışında opsiyonel geri görüş kamerasının da görüntülerini yansıtıyor. Aracın şikayet alan kötü ses yalıtımına dair bir iyileştirmenin sözü edilmiyor. Ibiza elektrikli bir direksiyon sistemine sahip ve sürüş karakteristikleri Drive Profile modülü üzerinden değiştirilebiliyor. Konfor ve sportif ayarları olan modül, direksiyon hissi ile beraber sürüş tarzını da değiştiriyor. Aracın tüm motorları Euro 6 karbondioksit salınım kısıtlamaları ile uyumlu hale getirilmiş. Motorlar ile beraber duraklama durumlarında motoru durduran Start-Stop sistemi de alınabiliyor. 1.0 litrelik 3 silindirli motorun atmosferik sürümü 75 PS güç üretirken, TSI turboşarjlı sürümlerinin 95 ve 110 PS güç seçenekleri bulunuyor. 110 PS’lik seçenek DSG şanzıman ile tercih edilebiliyor. 1.4 TSI 150 PS’lik ünite, ACT sisteminin de katkısıyla 100 km’de 4.8 l tüketim değerini yakalıyor. ACT, düşük performanslı kullanımlarda gereksiz yakıt tüketen silindiri kapatarak yakıt tasarrufu sağlıyor. Bu işlem otomatik olarak gerçekleşiyor. Dizel seçenekler arasında ise 75, 90 ve 105 PS güç seçeneklerine sahip olan 1.4 TDI motor bulunuyor. Ibiza’nın güvenlik donanımları arasına eklenen sürücü yorgunluğu algılama sistemi direksiyon başındaki kişinin durumunu denetlerken, çarpışma sonrası freni ikincil kazaları önlemek adına fren uyguluyor. Makyajlı Seat Ibiza 2015 yaz ayları sonunda bayilere varacak. Aracın ömrünü 1 yıl daha uzatma amaçlı yapılan bu makyaj fiyatlandırmada büyük değişim yaratmayacak. Peki 7 yıllık Ibiza tercih edilebilir mi? Ona yaşıyla değil özellikleri ve rakipleri karşısındaki konumu ile yaklaşmak gerekli. Özgün bir tarz, modern bir multimedya sistemi onu bazı alıcılar gözünde yeterli kılacaktır. Ibiza, Polo ve Corsa gibi daha yaygın rakipler karşısında hissiz sürüşü ve kuru iç mekanı ile eleştiriliyor. Makyaj bu konularda geliştirmeler de getiriyor. İkinci makyajının ardından en olgun döneminde olan Ibiza küçük sınıf müşterilerinin listesinde yer alacak düzeyde.
Ibiza, keskin çizgileri ve sivri köşelerine rağmen önden bakıldığında hala çocuksu bir sevimliliğe sahip. Burnun alçalmaya başladığı hizada ortaya yerleştirilen ince uzun ızgara, yanlara doğru açılan kenarları ile farlara işaret ediyor. Izgaranın çerçevesi ikincil renkte. Farlar, ızgaradan geride konumlandırılmış. Izgaranın üst köşesinden çıkan ve kaput sınırını da belirleyen çizgi, farların üst kenarını oluşturuyor. Yan tarafı gösteren farların alt kenarında bir basamak inme hareketi var. Bu sayede farların alanı daralmak üzere iken bir anda genişliyor. LED aydınlatmalar da bu basamağın eğimini izliyor. “V” şekli çizen ufak LED parçaları, üzerinde derine yerleştirilmiş bir mercek taşıyor. Farların güçlü ifadesi burnun diğer çizgiler ile anlam kazanıyor. İki farın dış yan kenarlarını bağlayan çizgi, ızgaranın altından geçiyor ve burnu iki yarıya ayırıyor. Plakanın bulunduğu düz zemin bu ayrımı belirginleştiriyor. Alt kısımda ise geniş bir hava girişi ve kulak görevinde sis farı yuvaları görülmekte. Araca ciddiyet katan düz çizgiler, far ve ızgaranın eğik ve hareketli çizgilerini dengeliyor. Üstteki küçük ızgaranın daha büyük bir simetriğine benzeyen geniş hava çıkışı, alta yaklaştıkça genişliyor ve ağzı oluşturuyor. Düz alt-üst kenarlar, ve onlara köşe ile bağlanan yan kenarlar gözü yormuyor. Yanlarda, farlar hizasında bulunan sis farı yuvaları geniş hava girişi ile aynı üst kenarı paylaşıyor. Siyah zeminin köşesine dayanan paralel kenar biçimli sis farları aracın genel görüntüsüne uyumlu bir şekle sahip. Geniş hava girişinden daha yüksekte görünen bu yuvalar gövde rengi zemindeki hareketler ile de ayrıştırılıyor. Kaput ön cama doğru dairesel bir eğimle ilerliyor. Simetri ekseni ile beraber ön cam yanı kirişlerden çıkan çizgiler kaputta hafif dalgalanmalar yaratıyor, gözü ileri yönlendiriyor.
Yan kısımda daha kıvrak, daha canlı çizgiler kullanılıyor. Ön farların üst kenarından devam eden çizgi hızını alamayıp yan kısma devam ediyor ve arka tekerleğe ilerlerken alçalarak silikleşiyor. Benzer şekilde arka stop lambalarından çıkan bir çizgi ön kapı koluna doğru alçalarak ilerliyor ve sonlanıyor. Bu iki çizgi savruk görüntüleri ile dış tasarıma genç, dinamik bir hava katıyor. Yan camlar da bu duruma katkıda bulunuyor. Düz alt kenar arka kapıya kadar devam ediyor, ardından yumuşak bir köşe ile ayağa kalkıyor ve tavanın arka ucuna yükseliyor. Çizgi, tavana paralel dairesel bir çizgi ile birleşerek başlangıç noktasına dönüyor. Kapı camlarının ince çerçeveleri siyah yüzeylerde ayırt edilebiliyor. İki kapı arasındaki zeminin cilalı siyah kaplaması kalite hissini geliştiriyor. Ön kapıda gövde rengi zemine bağlı bulunan yan aynaların kaplamaları üst ızgara çerçevesi ile aynı renkte. Jantlarda da bu rengin kullanımı ile gövdede renk çeşitliliği yaratılmış. Hafifçe çıkıklaştırılan tekerlekler detaylı jant tasarımları ve farklı renkleri ile beraber şık görünüyor. Kapı altlarında iki tekerlek arasında içeri yapılan girinti belli ediliyor. Rastgele çizilmiş görüntüsü ile bu çizgiler yan cepheyi dolu gösteriyor. Arka cephe, eğik bir sırt ile beraber aracın öne harekete hazır olduğunu hissettiriyor. Düz çizgilere sahip arka cam, bagaj kapağını yan kenarlarının hizasını belirliyor. Düz biçimde ilerleyen ve altta yumuşak bir köşe ile birleşen kenarlar erişimi kolay bir kapak oluşturuyor. Aracın arka görüşü arka ve yan camlar arasındaki kiriş sebebiyle başarısız. Bagaj kapağının gövde rengi zemininde marka logosu ve model adı yer alıyor. Uçlarda ise dörtgen biçimli stop lambaları bulunuyor. Kıvrımlı üst kenarları ile beraber lambalar ne çok sıkı, ne de çok gevşek bir şekle sahip. Arka cephedeki bölgelerin genişliğine kıyasla oldukça küçük olan lambalar bu özellikleri ile akılda kalıyor. Bagaj kapağı ardından plaka yuvası geliyor. İçeri yapılan girintinin şekli alta yaklaşıldıkça genişliyor. Plaka bu geniş girintinin ortasında konumlu. En alttan yükselen siyah plastik kaplama girintinin yan kenarlarını devam ettiriyor. Bu uyumlu görüntü ile arka cephe dış tasarımı sonlandırıyor. Rakip modeller üst düzey görünme çabaları ile sıkıcı hale gelirken Ibiza genç hissettiriyor.
İç mekan diğer Seat modellerine oldukça yakınç Direksiyonun üç kollu yapısı ve renkli alt kolu sportif izlenim oluşturuyor. Gerideki gösterge paneli iki ana çember ve aradaki bilgi ekranından oluşuyor. Göstergelerin basık yazı tipi spor otomobillere çağrışımı sürdürüyor. Gösterge panelinin siperliği yanlara uzamadan sonlanıyor. Uçlarda ve orta konsol hizasındaki dairesel havalandırma çıkışları kalın ve renkli çerçeveleri ile gözleri kendine çekiyor. Siyah ağırlıklı iç mekan yeni kişiselleştirme seçenekleri ile aydınlanıyor. Konsolun en üstünde multimedya ekranı bulunuyor. Onu havalandırma kontrolleri ve depo gözü izliyor. Yatay zeminde ise vites kolu ve el freni bulunuyor. Kapı panellerinde kıvrım kapı kolları ve düz kol dayama yüzeyler bulunuyor. Ibiza’nın iç mekanı görsel yönden başarılı. Plastik kalitesi çok yüksek değil, ancak sorun edilecek düzeyde de değil. Aracın ön sırası küçük sınıf bir otomobilden beklenen düzeyde ferah hissettiriyor. Arka yolcu sırası çok ferah değil ve 2 kişilik kullanıma yönelik. Seat modelleri ülkemizde yaygınlaşıyor ve giderek daha çok kişi tarafından tanınıyor. Ibiza, uzun yıllardır yolda olmasına rağmen cazibesini koruyor ve kendine daha çok alıcı buluyor. 4. neslin bu kadar uzun süre satışta kalması başarısına işaret olsa gerek. Rakipleri ile aynı seviyede, ve hala ilgi çekici.