Klasik otomobillerin en önemli buluşmalarından Concorso d’Eleganza Villa d’Este’ in 2014 etkinliğindeki tek modern konuk Mini’ den geliyor. Mini ve Touring Superleggera ortaklığı ile ortaya çıkarılan Superleggera Vision konsepti, klasik bir roadster’ dan ilhamını alıyor. Kendine özel Superleggera üretim tekniği ile diğer özel üretimciler yanında yeri ayrı olan Touring, Superleggera Vision konseptinde, Mini’ nin belirgin İngiliz kimliğini İtalyan estetik anlayışıyla birleştiriyor. Metal tellerle oluşturulan gövde, elle şekillendirilmiş metal parçalarla kaplanıyor. Mini’ nin güncel modellerinden çok daha retro, ancak bir o kadar da modern görünen konsept, ön kısmında gelişmiş aydınlatma elemanlarını barındırıyor. Dairesel farlar eğimli burun üstünde eliptik şekil alıyor. Kalın aydınlatma şeridi ortasında bulunan mercekler göz bebeği gibi görünmekte. Farların altında burnun ortasında bulunan ızgara krom çerçevesi ile öne çıkmanın peşinde. Altıgene benzer şekle sahip ızgara alanı, yumuşak köşeler ile sevimli görüntüyü bozmuyor. Daha sık aralıklarla yerleştirilen yatay çizgiler ile ızgara diğer modellerdeki ızgaralardan farklı. Ortada plaka, ve iki yanında silindir çıkıklıkların içine yerleştirilmiş sis farları bulunuyor. Farlar hizasında, tampona doğru gelindiğinde görülen dairesel derinliklerin içi ise boş. Kaput üzerinde, ön camın biraz ilerisinde başlayıp kaputun sonuna kadar uzayan çizgiler bulunuyor. Soluk başlayıp burna yaklaştıkça güçlenen çizgilerin ucunda çizgisel aydınlatmalar bulunuyor. Bu iki ince aydınlatma araca özgünlük katan detaylardan. Izgaranın altıgen şekli, aracın şaşırmış ve ürkmüş görünmesine sebep oluyor. Izgaranın altında, burnun altından uzayan siyah plastikler sportif ruhu hissettiriyor. Farların yanlarında, gövde rengi zeminde bulunan çizgiler, yana uzuyor ve arkaya devam ediyor. Bu sayede aracın omuz çizgisi açıkça belirtiliyor. Tekerlekler, detaylı görünümdeki jantları ile günümüze daha yakın. Ancak gövde kaplamalarının yumuşak eğimleri, girinti ve çıkıntıları eski otomobil havasını da koruyor. Ön tekerlekten hemen sonra güçlenip, arkaya doğru soluklaşan omuz çizgisinin üzerinde bulunan yan aynalar, ine bir kolla kapıya bağlanıyor. Bu zarif görüntü aracın sadeliği ile de uyumlu. Kapıların şekli ise yine dairesel çizgileri içeriyor. Yüksek bir eşiğe sahip olan kapının altına doğru içeri yapılan bir derinlik seçilebiliyor, ardından yeniden dışbükey bir zemin geliyor. İki tekerlek arasında, en altta parlak siyah bir kaplama rahatsız etmeden görünüp geri çekiliyor. Her detayın doğru yerde ve boyutta sergilendiği dış tasarım, rengi ile de huzur veriyor. Açık mavinin yeşile kaydığı tonlarında Superleggera Vision insanı baktıkça mutlu ediyor.
Arka kısım ise dış tasarımın büyük finali. İngiliz bayrağının yarısı şeklindeki stop farları, üç boyutlu aydınlatmaları ile oldukça şık görünüyor. İki lamba arasında plaka bulunuyor. Plaka ve farlar tek bir derin yüzey içinde yer alıyor, bütün detayların tek yerde toplanması geri kalan bölgelerin sade olmasını sağlıyor. Bagaj kapağının üzerindeki yüzgeç rüzgarı yönlendiriyor, ayrıca fren lambasını da dikey olarak kesitinde taşıyor. Tamponun ortasında yeniden yüzgece benzer bir çıkıklık beliriyor, bunun iki yanında ise siyah dekoratif parçalar bulunuyor. Izgarayı andıran görüntüleri ile aracın sporcu ruhu bir kere daha gösteriliyor. İç mekan bütün gereksiz detaylardan arındırılmış. Üç kollu ince direksiyonun hemen önünde krom çerçeveli dairesel hız göstergesi bulunuyor. Tek başına bu göstergenin bulunması kullanım kolaylığını sergiliyor. İnce direksiyon kolları, siyah çemberden merkeze doğru ilerlerken hafifçe derinleşiyor. Renkli kolların içinde bulunan siyah ve kırmızı bölgeler de can sıkıntısını engelliyor. Direksiyonun bağlandığı gümüş renkli yüzey, tüm göğüsü sarıyor. Gümüş yüzey, tek parça alüminyumdan üretilmiş ve boyasız görüntüde. Ortada beliren dairesel ekran ve yanındaki uzantılar aracın tüm kontrol elemanlarını barındırıyor. Gümüş yüzeyden yumuşakça çıkan bu yumuşak şeklin içinde renkli dokunmatik paneller bulunuyor. Orta konsolun hizasındaki yatay kolda vites kolu taşınıyor. Kumaş zemin üzerindeki metal parçada bulunan kolun gerisinde de ne olduğu tam anlaşılamayan metal bir kontrol daha yer alıyor. Vites kolunun bulunduğu metal zemin, gümüş zemine eğimli metal bir boru ile bağlanıyor. Metal borular kapı içlerinde de geniş yere sahip. Kapıyı tutabileceğiniz tek yer olan bu borular, yine İngiliz bayrağındaki altı kollu şekli meydana getiriyor. Siyah deri koltukların kafalıklarının arkasında ikincil kahverengi kafalıklar bulunuyor. İçi oval şekilde boş olan bu kahverengi kafalıklar klasik bir üstü açık otomobil detayı. Ön cam, yan kenarlarına bitişik siyah tutucularla olabildiğince zarif şekilde sabitlenmiş, üst kenarda çerçeve olmayışı ise çok güzel bir görüntü oluşturuyor, sadelik korunuyor. İki yolcu koltuğu arasına yerleştirilen kamera ise yoldaki güzel manzaraların kaydedilmesini sağlıyor. Mini Superleggera Vision’ ın elektrikli motora sahip olduğu dışında teknik bilgisi açıklanmadı. Geçtiğimiz yıl içinde Coupe ve Roadster modelinin öldürüleceğine dair dedikodular duyulmuştu, bu modeller yerine Mazda MX- ve Alfa Romeo 4C’ ye rakip Superleggera Vision’ a benzer bir model getirilebilir. Tabi bu sadece bir tahmin, hatta dilek. Superleggera Vision’ ın bir konsept olarak kalması çok daha muhtemel. Mini’ nin her konsepti büyük beğeni topluyor ve Superleggera Vision da diğerlerinden farklı değil.