Konsept: Peugeot Exalt

Konsept otomobiller markaların gelecek vizyonlarını sergilemelerine olanak tanıyor, ve “doğru kullanıldıklarında” marka imajının gelişmesini sağlıyorlar. Peugeot, 2010 yılında girdiği yenilenme sürecinde attığı akıllıca adımlarla daha üst sınıf bir marka olma yoluna koyuldu, ve bu süreçte tanıttığı konseptler çok ilgi gördü. 2014 Pekin Otomobil Fuarı’nda Peugeot standı bir başka etkileyici konsept ile şenlenecek: Exalt. 2012′ de tanıtılan Onyx konseptinin belirlediği yaklaşıma göre tasarlanan Exalt, marka tarafından “dinamik hatchback” olarak tanımlanıyor. Uzun burnu ile arkadan itişli otomobillere benzemeye çalışan araç, zarif ve belirgin tekerleklere sahip. Exalt, 4,70 metre uzunlukta. İlk defa Pekin’ de sergilenecek olması sebebiyle Çin ve Fransız kültürlerini birleştirdiği söylenen aracın tasarımında sadece ihtiyaç duyulan detaylar korunmuş ve çok sade bir görüntü elde edilmiş. Exalt’ ın çelik gövdesi elde dövülmüş. Burnun dik kısmı öne eğik halde duruyor ve kaputtan dik kısma geçiş çizgisi ızgaranın da üst kenarını oluşturuyor. Krom çerçevesi yan kenarlarda kalınlaşan ızgaranın üst kenarında marka adı yazılı. Aralıklı yerleştirilen ince çizgiler çerçeve içindeki alanı dolduruyor, ve bu çizgiler arasında marka logosu görülüyor. Son yıllarda hep kaputta görülen logonun ızgaraya taşınması yeni bir gelişme. Izgaranın üst köşeleri, gözü farlara itiyor. Arka uzayan farlar iki parçadan oluşuyor. Alt kenardan yukarı uzayan bir tırnak, 2008′ de olduğu gibi farda iki bölge oluşmasını sağlıyor. Bu tırnak fara doğru belirginleşiyor. Farlardaki siyah ışık-black light sistemi ile görüş sıkıntıları çözüme kavuşuyor. Aşırı aydınlığı önlemek için eklenen bu sistem daha rahat ve huzurlu bir sürüş yaratıyor. Tamponda farlar hizasında büyüyen ve ızgara altında incelen bir hava çıkışı bölgesi görülüyor. Izgara altındaki ince kısımdan bu büyük çıkışları geçiş arasında da bir tırnak kullanılmış. Öne eğik ızgaranın gerisinde kalan farlar, ızgarayı insan suratındaki bir burun haline getiriyor. Sinsi bakışlar Exalt için heyecan yaratıyor. Kaputun ön cama birleştiği bölgede dalgalanmalar söz konusu. Yan kısımda arkaya doğru yükselen köşeli bir cam şekli kullanılıyor. Kaput yanından uzayıp yan camların altından geçen bir çizgi üstünden zarif yan aynalar beliriyor. 20 inç jantlı tekerlekler özel bir etki olmamasına rağmen belki de boyutları ile ilgi çekiyor. Kapıların alt ve üst yarısında hafif çizgiler görülüyor, ve en altlarından da bir metal kuşak geçiyor. Arka stoplardan uzayan bir çizgi arka ile yan bölgeler arasında bağ kuruyor.

Aracın gövdesinin büyük kısmında metal kullanılırken, arkada “köpek balığı derisi” olarak adlandırılan bir kumaş tercih edilmiş. Metal bölgelerden düz bir çizgi ile ayrılan kumaşın aerodinamik özellikleri etkilemediği belirtiliyor. Pembe-kırmızı arasındaki rengi ile aracın üzerinde kontrast oluşturan kumaş, Exalt’ taki cesur malzeme seçimlerinden sadece biri. Arkada, Onyx’ i hatırlatan stoplar kullanılmış. İki uçtaki karartılmış kırmızı renkli lambalar, bagaj kapağı ortasından geçen bir şeritle bağlanıyor. Bu şerit ayrıca logoyu da taşıyor. Bagaj kapağının yatay kısmı bu şerit üzerinde bir çatı görevi görüyor. Uzun kesintisiz çizgileri, yüksek bel çizgisi ile lüks sınıf bir sedana çağrışım yapan Exalt, arkadan bakıldığında genişliği vurgulayan tasarım detayları ile büyümeye devam ediyor. Otomatik olarak açılan bagaj kapağının içinde de ahşabın kullanılması kalite seviyesini yukarı taşıyor. Tamponda iki yanda öndekiler gibi eğik karesel hava çıkışları yer alıyor. Kumaş kısım içine yapılan girintilerde bulunan bu detaylar sportif bir görüntü oluşturuyor. İç mekanda ahşap kendine bolca yer buluyor ve doğal bir ortam yaratılıyor. Köşeli çizgilerin çokça kullanıldığı ortamda, ön cam altı yüzey düz, ve basamaklar ile orta konsol seviyesine iniyor. Orta konsol da bu basamak sistemi sebebiyle dik durumda. Camlardan ahşaba geçiş çizgisinde, 3 boyutlu yazıcılarla üretilen dekoratif bir şerit kullanılıyor. Sürücüyü saran kontroller olabildiğince düz çizgilere sahip ve cilalı siyah kaplamaları ile ilgi çekiyorlar. Yaşlandırılmış derinin kullanıldığı koltuklar ahşaba tam uyum sağlıyor. Küçük direksiyon simidi ve yukarısından izlenen gösterge paneli ile son dönem modellerin beğenilen özellikleri devam ettiriliyor. Dijital gösterge paneli teknolojik yöne vurgu yapıyor, orta konsoldaki ince uzun iki ekran da yol bilgisayarı ve multimedya sistemlerine erişim sağlıyor. Orta konsolun ahşap kısmı arka sıraya uzuyor ve bu sırada üzerinde bir desen beliriyor. Ahşap yüzey üstündeki aslan ve yaprak şekilli kabartılar PINWU Design Trio stüdyosu ile tasarlanmış. Sürücünün önünde şalter tipi 9 adet düğme bulunuyor ve geçmişe gönderme yapılıyor. Bu düğmelerin fonksiyonları da sürücü tarafından ayarlanıyor. PureBlue sistemi, iç mekandaki havayı ve yüzeyleri bakteri ve mantarlar aracılığıyla temizliyor. Araç hareket halindeyken ise içeri giren hava ek bir filtreden geçirilerek zararlı bileşenlerden temizleniyor. Exalt, gücünü şarj edilebilen HYbrid4 motordan alıyor. 340 beygir güç, 4 tekerleğe dağıtılıyor. Diğer motor ise 1.6 THP 270 beygir motor. PEUGEOT Sport tarafından geliştirilen motor 6 vitesli otomatik şanzımana sahip. Arka aks üzerinde elektrikli kullanıma güç sağlayan sistem yer alıyor. Fren enerjisi geri kazanım sistemi enerjinin önemli bir kaynağı. Exalt, elektrik, benzin, ve karma modlarda kullanılabiliyor. Aracın marka açısından önemi büyük: Harika bir konsept olmasının yanı sıra, gelecekteki modellerin tasarım çizgisine dair ipuçları sunuyor. Marka logosunu Exalt’ takine benzer bir ızgara içinde görmemiz olası. Exalt, üretime yeni nesil bir 607, yani 608 olarak geçebilir, ancak bu 2016′ dan önce pek olası görünmüyor.