Citroen, müşteri istekleri çevresinde şekillendirdiği C4 Cactus ile crossover karmaşasının içine dalıyor. Bu tip araçların nasıl bu kadar popüler olduğu tartışmasına girmeyelim, onlar artık sürekli yollarda karşılaştığımız “sıradan” otomobiller haline geldi. Ancak yolcu ve şöförün ihtiyaçlarını her yönüyle karşılayan bir crossover bulmak, zor. Citroen, uzun zamandır sabırla izlediği sınıfa, daha çok tasarım, daha çok konfor, daha kullanışlı teknolojiyi uygun fiyatlı bir araçla katmayı hedefliyor. 2014 Cenevre Otomobil Fuarı’ nda halkla buluşan C4 Cactus, hiçbir rakibine benzemeyen tasarımı ile kendini akıllara kazıyor. Kolayca ayırt edilebilir surat, çevresinde ve arkasında pek çok yenilik barındırıyor. Cactus’ un burun, yan cephe ve arka tamponunda bulunan renkli kaplamalar, üzerlerinde şişkin kapsül şekilleri taşıyor. Airbump olarak adlandırılan bu çıkıklıklar, TPU- termoplastik poliüretan’ dan üretiliyor, ve kişiselleştirilebilir, aynı zamanda fonksiyonel bir tasarım ögesi olarak C4 Cactus’ a özgünlük katıyor. Gövde rengi üstüne, siyah, gri, kum, çikolata renklerinde eklenen bu parçalar, yerleştirildikleri bölgelere gelen darbeleri emiyor. Yandaki arabanın kapısı, veya hızlı bir alışveriş sepeti Cactus’ a çarptığında boya ve gövde zarar görmüyor. 10 gövde rengi ile 21 kombinasyon oluşturan Airbump’ lar, bakım gerektirmiyor ve aracın bakım masraflarını düşürüyor. Pürüzsüz ve olabildiğince düz yüzeyler, yumuşak köşelerle birleşiyor ve Cactus olduğundan büyük görünüyor. Burunda, ince LED aydınlatmalar tıpkı C4 Picasso’ lardaki gibi gündüz lambası olarak görev yapıyor, altta, Airbump bölgesi içindeki geniş far ise asıl aydınlatmayı gerçekleştiriyor. 4,16 metre uzunluk, 1,73 metre genişlik değerine sahip olan C4 Cactus, 2,60 metrelik dingil aralığını C4 ile paylaşıyor. C4’ den 200 kg daha az, 965 kg’ lık kütleye sahip olan araç, 358 litrelik bagaj hacmine sahip. Ağırlığı azaltmak adına pek çok önlem alınmış. Tek parça halinde olan arka koltuklar, yatırıldığında bagajı büyütürken, tek parça oluşları ile 6 kg tasarruf sağlıyor. Arka kapı üstündeki camın kelebek cam olması da toplam kütleyi 11 kg düşürüyor. Cactus, iç mekanında da dışarıdaki ile yarışır düzeyde orijinal bir tasarıma sahip. Orta konsolda hiçbir düğme bulunmuyor, bütün işlevler 7 inçlik dokunmatik ekrandan yönetiliyor. Sezgisel kontrolleri ile bu ekrandan havalandırma, medya, navigasyon ve telefon ayarları yapılabiliyor. İşin güzel yanı, bu ekran standart! Navigasyon, perspektif görüntü sunabiliyor, trafiğe göre yolu belirliyor. Geri görüş kamerası da görüntüyü bu 7 inç ekrandan sunuyor. Cactus, sürücünün sadece gaz ve freni kontrol ettiği park asistanı sistemi ile alınabiliyor. Yokuş kalkış desteği de sunulan donanımlar arasında.
Tamam, iç mekandan devam: Öndeki iki koltuk, aralarından orta konsol uzantısının kaldırılması ile divan şeklini alıyor. İki koltuk arasında kalan kumaş kol dayama desteği, yukarı katlanarak iki koltuğun arasını birleştiriyor ve eski Amerikan otomobillerindeki gibi bir görüntü oluşuyor. Bu özellik şöför ve yanındaki yolcu arasında daha sıcak bir bağ yaratıyor. Çoğu otomobilde ön yolcunun karşısında boş bir zemin yer alırken, Cactus’ da bu bölgede bir depo gözü bulunuyor. Oldukça geniş bu depolama alanı, nasıl oluyor da buraya geliyor? Çoğu otomobilde boş olan ön panel, ardından hava yastığını barındırır- Cactus’ da ön yolcunun hava yastığı tavana taşınmış, ki bu bir dünya ilki. C4 Cactus’ un iç mekanı ısı korumalı cam tavanla aydınlanıyor. Kategori 4 güneş gözlükleri ile aynı düzeyde korumaya sahip olan cam tavan, UV ışınlarını kendi başına önlüyor ve dolayısıyla bir perdeye ihtiyaç duymuyor. Perde benzeri bir kapama sisteminin kullanılmaması, 6 kg tasarruf anlamına geliyor. İç mekan, gri, kahve, ve mor tema renkleri ile alınabiliyor. Cactus’ un yenilikçi bir özelliği, ETG6 şanzımanlı modellerde vites kolu yerine farklı bir çözüm sunması: easy push. Orta konsolun alt kısmında 3 düğmeden oluşan bu sistem, aslında otomatik vitesli araçlarda vites kolunun ne kadar gereksiz olduğunu düşündürtüyor. D-R-N düğmeleri ile vites kolu üzerinden yapılan değişimler, düğmeler üstünden yapılıyor, ortaya çok hoş bir görüntü çıkıyor. Bu modellerde direksiyondaki kulakçıklarla manuel kullanım da mümkün. Cactus’ un benzinli motoru VTi 82 PS, manuel şanzımana ve 4,6 L/100 km tüketime sahip, sadece Live donanımında satılıyor. e-VTi 82 PS , ETG 5 şanzımana ve 4,3L/100 km tüketim değerine sahip, Feel ve Shine donanımında tercih edilebiliyor. Dizel motor seçeneği olan e-HDi 92 PS. ETG6 şanzımana ve 3,6L/100 km tüketime sahip, o da Feel ve Shine seçeneklerine sahip. Cactus, 55.000 TL civarındaki başlangıç fiyatıyla Captur ve 2008 gibi rakiplerine çok yakın. Fiyat listesi için tıklayınız. Özgün tarzı ile ilgi çekmeyi başarıyor. Küçük crossover’ lar arasında yapılacak seçim zorlaşmaya başlıyor, modelleri birbirinden ayıran artık daha çok tasarım ve tarz oluyor.
Tasarım detaylı incelenmeye başlandığında, burun geniş çaplı dairesel köşelerle olduğundan büyük görünüyor. Kaputtan burna geçiş yumuşakça gerçekleştiriliyor. Bu geçiş hizasında, iki uçta ince uzun LED aydınlatmalar yer alıyor. Siyah konturları ile kalkık aydınlatmalar araca kibirli bir ifade kazandırıyor. Bu aydınlatmalar hizasında, altta Airbump zemini ile bütünleşmiş ana farlar bulunuyor. Dikdörtgensel şekilli farlar, koyu renkli. Farlar, Airbump’ ların rengine sahip zemin tarafından kavranıyor. Bu zeminin alt kısmına 1 tane Airbump yerleştirilmiş. Far ve Airbump’ dan meydana gelen bu iki bölge arasında plakayı taşıyan ufak hava çıkışı görülüyor. Dikdörtgen şekilli havalandırma çıkışı, önünde Airbump’ larınkine benzer şekilli peteklere komşu. Bu peteklerin önünde de siyah plastik üstündeki plaka yerleşmiş. Dikdörtgen hava çıkışı üzerinde, Citroen logosu tek başına bulunuyor- son modellerde logonun kollarını hep uzarken gördük. Tampona geçiş çok belirgin. Yanda tekerlekleri saran siyah plastik kaplamaların burunda yükselmesi ve düz bir çizgi ile devam etmesi ile burnun üst kısmı ile alt kısmı ayrıştırılıyor. Siyah kaplamanın iki ucunda hafifçe derine yerleştirilmiş daire şekilli sis farları görülüyor. İkisinin arasında ise ince uzun bir hava çıkışı daha bulunuyor. Hava çıkışı önündeki ızgara, tıpkı üstteki ızgara gibi kapsül şekilli peteklere sahip. Siyah kaplamanın gövde rengi zeminden hafifçe daha çıkık oluşu çene, belki ağız benzeri bir görüntü yaratıyor. Kaput burna yumuşakça birleşiyordu ya, üstünde de hiçbir çizgi barındırmaması ile pürüzsüzlük hissi güçlendiriliyor.
Yan camlar, ön cama bağlı gibi görünüyor. Ön camla ön kapı üstündeki cam arasındaki A-sütununun siyaha boyanması ile yaratılan bu görüntü, ön camın yan camlardan daha yükseğe erişmesi ile istenen etkiyi veremiyor. Yan camlar arka kapıya kadar düz alt ve üst çizgilere sahip. Arka kapının ardından, üst kenar hafifçe aşağı eğimleniyor. Üst kenarın altından onu siyah bir şerit izliyor, ve bu şerit arka cama birleşiyor- böylece yan cam da arka cama bağlanıyor. Siyah şeridin altındaki gövde rengi C-sütunu DS3’ deki gibi bir köpekbalığı yüzgeci şeklinde. Bu parçanın alt kısmına doğru bir şerit üstünde Cactus yazısı görülüyor. Bu şerit de yüzgecin üzerinden geçip arka cama birleşiyor. Arka kapı üstündeki cam ile ön kapı birleşimine bakıldığında arka camın kelebek formda olduğu görülebilir. Sade kapı kolları altında, Airbump’ lar tüm ihtişamı ile yer alıyor. 3X5’ lik bir Airbump alanı, kapıların altında boşluk oluşmasını engelliyor, zaten daha önce açıklandığı gibi darbeleri önlüyor. Tekerlekleri saran kalın siyah plastikler, kapıların altında da devam ediyor. Yan sinyal lambası, ön tekerlek yukarısında. Tekerlekler, aracın crossover yanını vurgular şekilde sert çizgilere sahip. Tavanda çok şık görünen metal çıtalar da aracın sert doğasını vurguluyor. Arka kısımda Airbump renkli kaplamalar büyük yer kaplıyor. Arka camın üzerinde tavan rengi rüzgarlık bulunuyor. Yan camların üst kenarından gelen siyah şerit, arka cama uzarken bu rüzgarlığı da tutuyor. Dümdüz bir alt çizgiye sahip olan arka cam, altında yüne düz bir üst kenara sahip renkli zemin tarafından takip ediliyor. Stop lambaları arasındaki boşluğu kapatan Airbump rengi yüzey, ortasında yüzey rengine uyumlu Citroen logosunu ve yazısını taşıyor. Karesel stop lambaları Airbump renkli yüzeyin üst ve yan kenarının köşe kısmını oluşturuyorlar. İçlerinde 3 boyutlu görüntü yaratan aydınlatma elemanları kullanılan lambalar, aracın omuz çıkıklıklarını oluşturuyor. Lambalar altında kalan renkli yüzeyde birer adet Airbump bulunuyor. Bagaj kapağının ortasındaki bir derinlikte plaka bulunuyor, ve renkli kaplamalar da bu derinliğin çevresinden dolanıyor. Tamponda, arka tekerleklerin siyah plastik kaplamalarının yükseldiği görülüyor. Görsel olarak çok bir şey ifade etmeyen kaplama, üzerinde- içte daha da çıkık bir katman barındırıyor.
Kaslı arka kısmın ardından iç mekana geçildiğinde, otomobil iç mekanlarının daha ne kadar değişebileceği görülüyor. Çember-kare karışımı şekildeki direksiyon, 3 kollu yapıda ve seçilen iç mekan rengi ile siyahı beraber kullanıyor. Direksiyonun arkasında, gösterge paneli yer almıyor. Dikdörtgen şekilli dijital bir ekran, düz zemin üstünde sabitlenmiş halde, ve üzerinde bir siperlik benzeri koruma yer almıyor. Bu sadelik, aynı zamanda teknolojik bir hava yaratıyor. Gösterge ekranının bulunduğu zemin, aynı yükseklikte devam ediyor, bir kapıdan ötekine. Orta konsol hizasında, bu zeminden çıkan 7 inçlik ekran görülüyor. Dokunmatik ekran, alt kenarında ince uzun silindir şekilli bir parça tutuyor. Bu parça krom çerçeve ile belirginleşiyor, ve orta konsoldaki tek fiziksel kontrolleri taşıyor. Ekran altında havalandırma çıkışları beliriyor. Siyah zeminin yaptığı bir çıkıklık üstünde bulunan havalandırma çıkışları, kapsülleri andıran şekilleri ile bütünlük yaratıyor. Cilalı siyah çerçeve ile bir arada tutulan çıkışların altında, içeri bir derinlik bulunuyor. Bu derinlikte multimedya girişleri bulunmakta. Ardından yeniden bir çıkıklık beliriyor, ve bunun üzerinde de bahsedilen otomatik şanzıman düğmeleri yer alıyor. ETG6 şanzımanlı modellerde sunulan bu özellik, orta konsolda çok şık görünüyor. Bu çıkıklık ardından kıvrılarak düzleşen orta konsol uzantısı, iki koltuk altında yok oluyor. İki koltuk arasını dolduran parça ayırt edilebiliyor. Ön yolcu önünde, renkli zeminde alüminyum tutacakları ile depolama gözü yer alıyor. Depolama gözünün kapağı üstünde 4 nokta ile oluşturulan kare deseni kullanılıyor. Alüminyum tutacaklar da malzeme kalitesini hissettiriyor. Kapı iç yüzlerinde, kapı tutacakları yerine deri şeritler kullanılıyor. Orijinal bir görüntü yaratan tutacaklar da iç mekan tema renginde. Ön cam altındaki dümdüz yüzey ile fark yaratan Cactus, C4 ile aynı dingil aralığına sahip olduğundan arkada benzer bir yaşam alanı sunuyor. Kompakt sınıf boyutlarında bir crossover olduğundan çok fazla alan beklenmemeli, ancak aile kullanımına uygun olduğu söylenebilir. C4 Cactus, küçük crossover’ lar arasında fiyatıyla iyi durumda. Ancak donanımlar ilerledikçe ve motor çeşitleri değişmeye başladığında 70.000 TL’ ye kadar çıkabiliyor. Cactus, ince zevkli, teknoloji dostu ve genç kullanıcılar için en iyi crossover seçeneği. Captur, 2008, GLA, Cactus yanında “yetişkin arabası” gibi kalıyor. Citroen, eline sağlık.
[…] Citroen C4 Cactus hakkında her yönden detaylı incelememiz için tıklayınız. […]
BeğenBeğen
[…] Citroen Cactus konsepti C4 Cactus olarak hayata geçti. İnceleme için tıklayınız. […]
BeğenBeğen
Her yönden başarılı fakat şanzumandan gelen belirli km. Arasında beni rahatsız ediyor.bu konuda firmayla temasa geçtim.????
BeğenBeğen
Her yönden başarılı fakat şanzumandan gelen belirli kmler Arasında ki ses beni rahatsız ediyor.bu konuda firmayla temasa geçtim.????
BeğenBeğen
[…] çapında büyüme ve farklılaşma çabasında olan Citroen, C4 Cactus‘un başarılı satışlarının verdiği cesaret ile başka sınıflarda SUV-Crossover tipi […]
BeğenBeğen
[…] sona yaklaşırken Citroen, C4 Cactus üzerinden türettiği yeni açık hava crossover’ı konsepti Cactus M’i […]
BeğenBeğen