Endüstriyel tasarımın temel hedefi, ihtiyaçlara yönelik ürünleri estetik, fonksiyonellik, ergonomi, üretim şekli ve maliyeti gibi kritik noktalara uygun biçimde tüketiciye sunmaktır. Otomotiv sektöründe de, daha önce fark edilmemiş ihtiyaçlar için tasarlanan modellerin başarıya ulaştığı çok görüldü. Günümüzde, neredeyse her müşteri tipi için uygun modeller mevcut, ve artık ikincil ihtiyaçları karşılamak için de markalar arasında ciddi bir rekabet var. Özellikle Alman Premium üçlüsünün – Audi, BMW ve Mercedes’ in büyük yatırımlar yaptığı 4 kapılı coupe’ ler, her sınıfta sunulmaya başlanıyor. Modern 4 kapılı coupe’ lerin 2004’ te tanıtılan Mercedes-Benz CLS ile ortaya çıktığı söylenebilir. 2009’ da Audi A5 Sportback, 2010’ da Audi A7 ve 2012’ de BMW 6-Serisi Gran Coupe ile zenginleşen seçenekler, 2013’ de Mercedes’ in CLA’ yı tanıtması ile kompakt sınıf seviyesine kadar indi. BMW, bu sportif sedan alternatiflerine 2014’ te ikinci katkısını yapıyor. Orta sınıf model ailesi 3-Serisi’ nin sportif modellerinin 4-Serisi olarak yeniden tanıtılmasının ardından, bu yeni ailenin 3. modeli olarak 4-Serisi Gran Coupe karşınızda! BMW’ nin iddiasına göre orta sınıftaki ilk Premium 4 kapılı coupe otomobil olan aracın, iddianın aksine kendisinden çok daha önce aynı arsaya yerleşen bir rakibi var: Audi A5 Sportback. Zaten az seçeneğin olduğu, ve çok kısıtlı bir müşteri kitlesine hitap eden bu sınıfta fark yaratmak için 4-Serisi Gran Coupe, sınavına iyi hazırlanmış olmalı. Araç, 4-Serisi Coupe ile aynı uzunluk (4638 mm) ve genişlik değerlerine sahip. Peki 4 kapı dışında kardeşinden ne farkı var? En çok merak edilen fonksiyonellik ve boyutlar konusuna dalalım: 20 mm daha uzun ve 112 mm daha uzun tavan ile iç mekanda daha ferah bir ortam oluşuyor, ve coupe modelden 35 litre fazla- 480 litrelik bagaj daha fazla yük taşınmasını sağlıyor. Arka koltuklar yatırıldığında 1300 litrelik depo alanı ise araçtan beklenmeyen bir alan sunuyor. Arka sıra, 40:20:40 oranında bölünmüş koltuklara sahip ve değişik düzenlerde katlanabiliyorlar. Bagaj kapağının kolay yükleme sağladığı belirtiliyor, ve kapak standart olarak otomatik açılıp kapanıyor. Opsiyonel olarak ilk defa Ford Kuga’ da gördüğümüz, ayak hareketi ile kapağı açan sistem de alınabiliyor. Araç, 5 kişiyi içine alabiliyor, ancak arka sıradaki orta koltuk sadece özel durumlarda kullanılabiliyor. Bu sebepten ötürü, 4-Serisi Gran Coupe 4+1 kişilik bir araç olarak tanımlanıyor.
Uzun kaput ve kısa bagaj çıkıklığı ile klasik BMW tasarım detaylarının korunduğu aracın yan cam şeklinde de ikonik Hofmeister kıvrımına rastlanıyor. Çerçevesiz yan camlar, aracın lüks kimliğini güçlendirirken, 6-Serisi Gran Coupe’ ye de sık sık göndermeler yapılıyor. İç mekanda, “katman üstüne katman” halinde sunulan orta konsol elemanları, kolay kullanımlı. Orta konsol orta kanal üzerinden arka sıraya uzuyor, ve orta koltuk yolcusunu zorluyor. BMW’ nin tüm modellerinde yer alan iDrive multimedya ekranı da orta konsolun en üstünde bağımsız şekilde durmakta. BMW’ nin ConnectedDrive paketi özellikleri ile bu ekran pek çok farklı fonksiyon kazanıyor. Seçenekler arasında daha profesyonel bir navigasyon sistemi, geri görüş kamerası görüntüleri, 360 derece görüntüve internet servisleri mevcut. ConnectedDrive’ ın bu ekran dışında araca kattıkları da oldukça fazla. Renkli Head-Up Display, Active Cruise Control ve uzun huzme far asistanı bunların dikkat çekenleri. Markanın Efficient Dynamics programı beraberinde gelen özellikler ise aracı bütçe ve çevre dostu bir hale getiriyor. Yaklaşık 0,27 Cd’ lik rüzgar direnci değerinin elde edilmesini sağlayan Air Curtains ve Air Breather, gövde üzerindeki deliklerden hava akışının daha iyi düzenlenmesini sağlıyor. Fren enerjisi geri kazanım sistemi, otomatik start-stop ve vites değiştirme önerilerileri yakıt tasarrufu sağlıyor. Dinamik Damper Kontrolü ile gelen sürüş modları arasında tasarruflu kullanım odaklı ECO PRO, Comfort, Sport ve Sport + yer alıyor. 4-Serisi Gran Coupe, Türkiye’ de iki motor seçeneğine ve bunların 4×4 xDrive versiyonları ile alınabiliyor. 428i, 245 beygir güç üretirken 100 km’ de 6,6 litrelik yakıt tüketimi yapıyor. Dizel seçenek, son jenerasyon TwinPower Turbo teknolojisiyle geliyor. 420d turboşarj ve direkt enjeksiyon teknolojisine sahip.184 beygir güç üreten motor, 100 km’ de 4,7 litrelik tüketimi ile dizel dostlarının ilgisini çekiyor. Standart olarak 6 vitesli manuel şanzıman sunuluyor, ancak opsiyonel 8 vitesli Steptronic otomatik seçeneği de mevcut. Dediğimiz gibi, 428i ve 420d xDrive dört tekerlekten çekiş sistemi ile alınabiliyor. Fiyat listesi için tıklayınız.
4-Serisi Gran Coupe’ nin tasarımı detaylı incelenmeye başlandığında, ön kısımda çok da uzak olmayan bir akrabanın hatlarının korunduğu görülüyor. İlk olarak 3-Serisi Sedan’ da tanıştığımız farlar ve ızgara aynen korunuyor. Arkaya doğru kalınlaşan ve bir insan gözü gibi alt ve üst kenarın birleşmesi ile biten farlar, ortadaki böbrek ızgaralara uzanan kısa bir kenara sahip. Far-ızgara bağlantısını sağlayan bu ince kol sonlanıp far kalınlaşmaya başladığı sırada, içeride iki adet çember şekilli aydınlatma görülüyor. Uzun zamandır BMW farlarında melek gözlerini oluşturan iki dairesel aydınlatma, şimdilerde daha karesel bir şekil aldı, ancak gelenek devam ediyor. Aracın burnuna çapraz bir açıdan bakıldığında, ızgaraların krom çerçevelerinin kalınlığı da görülüyor. Farların ızgaralardan daha geride konumlandırılması ile bu görüntü meydana geliyor. İki böbrek ızgara arasında kalan boşluk hizasında, kaput altında BMW logosu yatay olarak yerleştirilmiş. Kaput üzerinde, ön camın yan kenarlarından çıkan çizgiler görülüyor. Kaput üzerinde fark edilir bir kalınlık farkı yaratan bu çizgiler, oluşturdukları “v” formu ile sportif bir görüntü yaratıyor. Farların yan cepheye bakan köşesinden çıkan bir çizgi ise gövde rengi yüzeyde devam ederek aşağı iniyor, ve plakaya kıvrımlı biçimde uzarken soluklaşıyor. Burnun alt kısmına geçilirken, belirtmek gerekli: Aracın tampon tasarımı donanım ve paketlere göre değişiklik gösteriyor. Daha sade ve “klas” görüntülü ince uzun tampon tasarımı, 3 temel parçadan oluşuyor. Ortada bulunan ve üstünde hava çıkışı olan ince siyah çizgi, ve onun iki yanında sis farlarını taşıyan kulaklar. Kulaklar, bağlı oldukları siyah çizgiden daha kalın, ve sis farını saran parlak bir çerçeveye sahipler. Dairesel sis farı, bu parlak çerçeveler ile vurgulanıyor. Burnun en altından geçen gövde rengi çizgi de tampon detaylarını takip ediyor, ve kulaklar ardından siyah çizgiye geldiğinde yükseliyor. Tampon detayları ile ızgaralar arasında ise plaka yer alıyor.
Yan kısma geçildiğinde, camların hakim olduğu bir görüntü ile karşılaşıyoruz. Aracın baskın coupe genleri sebebiyle oldukça ince olan camlar, iç mekanda iç karartıcı bir görüntü oluşturabilir. Yan camın alt kenarı, düz biçimde arka kapıya uzuyor, arka kapı sonrasında ise Hofmeister kıvrımı ile üst kenara dönüşüyor. Tavan şeklini izleyerek başlangıç noktasına dönen üst kenar, oldukça uzun bir cam şekli meydana getiriyor. Alışık olunan BMW yan camlarından farklı olarak 3. parça bir cama da sahip olan Gran Coupe, bu küçük parçanın üzerinde Gran Coupe imzasını da taşıyor. Tüm kenarları krom çerçeve ile sarılan yan camlar, çerçevesiz olmaları ile pürüzsüzce birbirine bağlanıyorlar. Kapı kolları üzerinden geçen kalın bir çizgi, arka stop lambalarına soluklaşarak bağlanıyor. Ön tekerleğin kapı tarafı yanında ise krom kaplama ile belirginleştirilmiş bir hava çıkışı bulunmakta. Kapıların alt kenarından hemen önce bir yatay çizgi daha görülüyor ve en alta doğru bir sessizlik başlıyor. Aracın yan aynaları da yan camların ön uçlarına bağlı. Yan sinyal lambaları da çizgi formunda onlar üstünde yer alıyor. Arkada ise yüksek bagaj kapağı görkemli bir görüntü yaratıyor. Dikey yüzey ile yatay yüzeyi ayıran kenar şiddetle vurgulanıyor, bu çizgi altında ise alışılan bagaj kapağı detayları yer alıyor. Yan cephe ile arkanın bağlandığı hizada stop lambaları görünüyor. 3-Serisi’ ndekileri hatırlatan lamvaların içinde yatay çizgiler çokça görülüyor. Bagaj kapağı dışında daha kalın olan lambalar, bagaj kapağı içinde girince inceliyor ve şekil daha detaylı bir hal alıyor. İki lambanın bagaj kapağı üzerindeki kısımlarının üst kenarı, bagaj kapağı boyunca devam ediyor ve plaka için oluşturulan derinliğin üst kenarını meydana getiriyor. Bu kenarın üzerinde marka logosu bulunuyor. Bagaj kapağı ardından çıkıklaşan tamponda, alta doğru iki yana konmuş kedigözleri, ve atlarında krom bir şerit görülüyor. Bu şeridin altında, sol kısımda ise tek bir dairesel egzoz çıkışı yer almakta. Sade arka kısım, tıpkı burun gibi daha sportif bir hale gelebiliyor. Bu arada şunu da belirtelim, çok eğimli görünen arka camın görüş konusunda sıkıntı yaratmadığı BMW tarafından söylenenler arasında.
İç mekan, BMW modelleri arasındaki bağlantıyı en açık şekilde görmemizi sağlıyor. Gösterge paneli, birbirinden fazlasıyla ayrık duran dairesel göstergeleri siyah bir panel üstünde taşıyor. Oldukça yüksek siperlik, orta konsola doğru yumuşakça iniyor, ve orta konsol iDrive ekranıyla hızlı bir başlangı yapıyor. Ekranın altından gelen metal kaplama, üzerinde havalandırma çıkışlarını barındırıyor, ve bir süre yana devam edip yan kapıya ulaşmadan ön yolcu hizasında sonlanıyor. Orta konsolun devamında, siyah zeminde müzik sistemi ve havalandırma kontrollerinin uzunlamasına yerleştirildiği görülmekte. Orta konsolun sağ yanından gelen kol, konsolun yan kenarı haline gelip, arkaya doğru uzuyor. Bu kol, vites kolunun yanından geçtikten sonra metal kaplama ile belirginleşiyor ve üzerinde multimedya sisteminin kontrolünü taşıyor. Vites kolu, oldukça şık şekli ile ilgi çekiyor. Kapı iç yüzlerinde, yine metal malzemelerin koltuk kumaşı ile kullanımı uyum sağlıyor. Özellikle ilgi çeken çizgiler bulunmasa da 4-Serisi Gran Coupe’ nin iç mekanı tatmin edici. Arka sıranın diz mesafesi ise konforu düşürebilir. 4-Serisi, sedan türevinden çok bir coupe türevi. 4-Serisi’ nde bulamayacağınız kullanışlılığı, aile kullanımı odaklı 3-Serisi Gran Turismo’ da bulabilirsiniz. Ancak ikisi de pahalı.
Otomobil Günlüğü 
