Volkswagen Polo

Sürücülerin otomobillerinden prestij beklentisinin artmasıyla, son yıllarda sade ama tatsız modeller çoğalmaya başladı. Gereksiz düzeyde kasıntı tasarımlar ile kompakt sınıf ve üzeri segmentler bunaltıcı bir hal alırken, neyseki küçük sınıf hala izlemekten ve sürmekten zevk alınabilecek modellerle dolu. Daha genç bir müşteri kitlesine hitap eden B-Segmenti otomobiller arasındaki rekabet hiç de küçümsenecek boyutta değil. Premium üreticiler bile ilerleyen yıllarda bu sınıfa inmeyi planlarken, halihazırda bu sınıfta uzun geçmişi olan markaların ellerini güçlü tutması gerekli. Volkswagen, 1975’ ten beri Polo ile küçük sınıfın kurucu üyeleri arasında yer alıyor. 2010 yılında ortaya çıkan 5. Nesil Polo, Yılın Otomobili dahil olmak üzere pek çok ödüle layık görülmüş ve pek çok testte taçlandırılmıştı. 2014 ise model tarihinin en başarılı adamının makyaj görme yılı oluyor. Mart ayında Cenevre Otomobil Fuarı’ nda tanıtılacak olan makyajlı Polo, tasarımında ufak oynamalara rağmen her zevke uygun halini koruyor, sürüş özelliklerini güçlendiriyor ve teknolojik anlamda günümüze uyum sağlıyor. LED far opsiyonuna kavuşan Polo, rakiplerine göre daha olgun ve sportif görüntüsünü güçlendiriyor. Ön ve arka tamponları yenilenen model, 17 inçe kadar büyüyebilen jantlara ve 8 yeni gövde rengine sahip. Hızlı ve kesin tepkiler veren yeni elektromekanik servo direksiyon sistemi ile yönlendirme ve manevralar kolaylaşıyor. Makyajın getirdiği yeniliklerden biri de Sport Select süspansiyon. Standart ve Sport olmak üzere iki moda sahip olan sistem, Sport modunda konfor odaklı standart modun aksine daha çok sportif sürüş hislerine ağırlık veriyor. Güvenlik donanımlarında da kapsamlı bir yenileme mevcut. Çarpışma sonrası otomatik frenleme sistemi standart sunuluyor. Polo, ayrıca sürücüsünün dikkatini de tespit edebiliyor, ve mola önerisinde bulunuyor. Öndeki araçla mesafeye göre hızı ayarlayan adaptif cruise control (ACC) seçildiğinde, Front Assist adlı bir paket de geliyor. Ayrıca tek başına da alınabilen Front Assist, trafiği izleyen ve gerektiğinde frenleyebilen, uyarabilen bir donanım.  Front Assist beraberinde gelen City Emergency Brake ise aracın durdurulabilmesini sağlıyor. Volkswagen, opsiyonel olarak geri görüş kamerası da sunuyor. Bu arada ufak bir hatırlatma, Polo 2010’ da EuroNCAP’ de 5 yıldız almıştı.

İç mekanda, Volkswagen tarafından özellikle multimedya donanımlarını vurgu yapılıyor. MIB adlı multimedya ekranı, Golf’ den aldığı özellikler ile yolcu ve sürücüyü doyurmayı hedefliyor. Aracın kendi donanımlarından bağımsız olarak 4 farklı versiyonu olan bu sistem, başlangıç versiyonunda renksiz, monokrom ekranlı olarak gelirken, en üst versiyonda renkli ve dokunmatik olarak geliyor. Versiyonlara göre sistemin becerileri değişiyor, bunlardan bir kısmı şöyle: Bluetooth müzik yayını ve telefon görüşmesi, yakınlık sensörü (elin ekrana yaklaştığını algılayıp daha fazla seçenek sunmayı mümkün kılıyor), iki parmakla özel hareketler (akıllı telefonlardaki gibi). Üst versiyonlarda MirrorLink özelliği ile telefon için bazı özel uygulamalar araç üzerindeki ekrandan da kullanılabiliyor. Polo’ nun motor seçeneklerinde de yenilikler mevcut. Euro 6 emisyon normlarına uygun hale getirilen motorlar, eski hallerine kıyasla %21’ e varan oranlarda tasarruf sağlıyor. Benzinli seçenekler arasında, 1.0 75 PS (Trendline-manuel), 1.2 TSI 90 PS (Comfortline-manuel/tiptronik) bulunuyor. Bir diğer seçenek ise 1.4 TSI 150 PS BlueGT tipronik şanzıman ikilisi. Ayrıca ilerleyen zamanlarda silindir kapatma teknolojili 1.4 litrelik bir seçenek de listeye eklenecek. Dizel motorlarda ise her seçenek 3 silindirli. 1.4 TDI motorun 90 PS versiyonu Comfortline’ da manuel veya tiptronik şanzımanla alınabiliyor. BlueMotion konusuna da değinmek gerekli: Volkswagen’ in çevreci kullanım odaklı ürünleri bu eki alıyor ve Polo da bu programa dahil ürünlerden biri. 1.0 TSI 90 PS BlueMotion motor, 3 silindirli ve 100 kilometrede 4,1 litre yakıt tüketiyor. Dizel Bluemotion seçenek ise 1.4 75 PS (manuel). Fiyat listesi için tıklayınız. Tanıtıma özel, ilk aylarda Fresh adlı özel bir versiyon da planlanıyor. Her donanımda özelliklerin arttırıldığı belirtilirken, fiyatlarda ciddi bir artış yok. Hatta yenilenen Polo, Almanya’ da makyajsız hali ile aynı fiyatta satılıyor. 

Aracın tasarımı detaylı olarak incelenmeye başlandığında, ön kısımda 2010’ larda yeni olan Volkswagen tasarım anlayışının oturmuş olduğu görülüyor. Gerçekten her şeyin ayarında olduğu, sıkmayan ön görüntü başarılı.  Yan cepheye uzarken yükselen farlar, burnun ortasından geçen ızgara ile birbirine bağlanıyor. Bu ızgara ortasında Volkswagen logosunu taşıyor, ve yatay kanatlara sahip. Izgaranın en alt kenarı parlak bir çizgi ile belirginleştiriliyor. Izgaranın farlara birleşiminde, bu parlak çizgi de farlar içine girip yok oluyor. Farların içinde karmaşık aydınlatma elemanları şık biçimde yerleştirilmiş. Farların ızgara ile birleştiği çizgi, kaput üzerinde ön cama kadar devam ediyor. Ayrıca farlar arasındaki ızgaranın üst kenarı da farlar üstünden geçip yan cepheye uzuyor. Tampondaki hava çıkışı ve sis farlarının yerleşimi ve şekli ise tamamen değişmiş. Tek bir siyah şekil üstünde, sis farları üst kenara ve yan kenarlara dayalı biçimde dururken, alt ve yanlarında hava çıkışının ızgarası görülüyor. Bu detayların bulunduğu siyah şeklin üst ve alt kenarı, yukarıdaki farlar ve ızgaranın alt kenarları ile paralel ilerliyor. Sis farları altından geçen ve hava çıkışının üst kenarı boyunca ilerleyip diğer sis farının altına inen krom şerit ise tampona renk katıyor. Tamponun en altındaki gövde rengi ince bölge ise hava çıkışına göre daha çıkık halde, bir çene oluşturuyor. Sevimli, ve güven veren ön görüntünün temel ögeleri yan kısımda da korunuyor.

Düz çizgilerin ardından gelen yukarı kalkık çizgiler, yan camın alt kenarını oluşturuyor. Kapılar boyunca düz giden, arka ve ön cama doğru yukarı kalkan alt kenar, eğimli köşelere sahip üst kenarlarla yan cam şeklini meydana getiriyor. Cam geçişlerinde arada kalan sütun boşlukları cilalı siyah görüntüdeki kaplamalar ile doldurulmuş. Camlar, diğer otomobillere göre daha ince çerçevelere sahip. Ön cama bakan ucu öne çıkan cam grubu uzun zamandır göremediğimiz şirin bir yan görüntü oluşturuyor. Yan camların altından geçen çizgi ise başta bahsettiğimiz, farlar üzerinden geçip yana uzayan çizginin ta kendisi. İki far arasındaki ince uzun ızgaranın üst kenarının devamı olan bu çizgi, arka farlara kadar uzuyor. Kapı kolları oldukça sade şekilli, yan aynalar ise şık görüntülerine rağmen yeterli görüş sunamıyor. Tekerlekler, dairesel çıkıklıklar ile vurgulanıyor, ve yeni jant seçenekleri geometri kurallarına uygun görüntüyü destekliyor. Tekerlekleri saran çemberler, kapıların arasındaki yatay bir çizgi ile birbirlerine bağlanıyor. Bu yatay çizgi ile gövdenin diğer kısımları arasındaki geçiş oldukça vurgulanmış. Arka kısma geçilirken, Golf’ ten tanınan bir detay dikkat çekiyor. Yan camların arka kapıdan sonra gelen dik kenarı, arka camın eğimine paralel. Arka kısımda, diğer bölgelere benzer şekilde geometrik hava korunuyor. Tamamen düz kenarlara sahip olan arka cam, üzerinde fren lambasını taşıyan, rüzgarlık benzeri bir parçaya sahip. Bu parça bagaj kapağından sonra tavana bağlanıyor. Arka stop lambaları, üç boyutlu kare formları ve ilginç ışıklandırmaları ile hayran bırakıyor. Lambaların içindeki belirgin “L” harfinin alt kenarı bagaj kapağı üstünde devam ediyor. Bagaj kapağından geçen bu çizginin altında ise model adı yazıyor. Bagaj kapağı sonuna doğru girinti ve çıkıntılar artıyor. Stop lambalarından itibaren izlendiğinde hafifçe çıkıklaştığı görülebilen tampon, makyajın ardından daha sportif bir hal almış. Plakanın yer aldığı derinliğin şekli yeniden çizilmiş. Üst kenar ardından eğik yan kenarlarla girinti oluşturuyor. Plakanın altından geçen düz çizgi yan cepheye doğru takip edildiğinde ise arka tekerleği saran çemberin devamı olduğu anlaşılıyor. Bu tip detayların aracın bölgeleri arası paylaşımı bütünlük hissini arttırıyor. Tamponun en altında ince kedigözlerinin üst ve alt çizgileri devam ediyor ve iki uçtaki kedigözleri birbirine bağlanıyor. Rakiplerine kıyasla daha küçük görünen Polo’ nun dış tasarımının ilgi çekmek için çok büyük bir kozu yok, ancak teorik olarak çok başarılı. Her zevke uygun görüntü ile Volkswagen altın oranı yakalamış.

İç mekanda ise görsel olarak büyük değişiklikler yok. Eskiden basit geoetrik formların ağırlıkta olduğu direksiyon, artık daha şık görünüyor. Üç kollu yapıda olan direksiyonun kolları cilalı siyah görüntüleri ile kalite hissini arttırırken, ortadaki Volkswagen logosunun bulunduğu parça daha büyük şekli ile cesur görünüyor. Gösterge panelinde, iki ana çember yer alıyor. Çemberlerin çıkık oluşu, göstergelerin iki geniş tüp içindeymiş gibi görünmesini sağlıyor. Ortada ise yol bilgisayarı bulunuyor, ve kendine göre oldukça kaliteli grafiklere sahip. Orta konsolda en üstte bulunan havalandırma çıkışları, ardından gelen temel kontroller çok şık şekilde sunulmuyor ancak temiz ve kolay kullanılabilir sunum ile kabul edilebilirler. Havalandırma çıkışları altındaki kontroller eskiden 7 adetken artık 9 adet. Bunların altında bulunan multimedya ekranı ise asıl farklılığı yaratıyor. Ekranın üst yarısının yanlarından çıkan kulak benzeri 4 düğme ekranın fiziksel kontrolleri. Bunların altında da iki çember halinde buton bulunuyor. Orta konsol bir anda derinleşiyor ve havalandırma kontrolleri görülüyor. Bunların altında ise depolama alanı ve devam eden yüzeyde vites kolu yer almakta. Polo’ nun iç mekanında malzeme kalitesi Golf’ e göre daha düşük, ancak küçük sınıf ortalamalarının üstünde. 280 litrelik bagaj hacmi ise sınıf ortalamasında. Volkswagen, Polo’ nun makyajlı hali ile daha bir süre daha küçük sınıfta adını konuşturmaya devam edecek. Sevilesi yüzü, artık daha teknolojik iç mekanı ile Polo gençler, ufak aileler için ideal. Peki yeni Volkswagen Polo ne kadar? Almanya’ da fiyatların değişmeyeceğini belirtmiştik. Tahmin olarak Türkiye için olası artışı hesaba katarsak 36-40.000 TL arası bir başlangıç fiyatı beklenebilir.