Mini, 2001 yılındaki yeniden ortaya çıkışının ardından ürün gamını hızla genişletti, ve tanınmadığı pazarlarda bile kısa sürede ikonik bir otomobil halini aldı. Genç veya yaşlı, kadın veya erkek her otomobil müşterisinin ilgisini çeken tasarımı ile aynı zamanda 2000’ li yılların otomotiv sektörüne retro akımını getiren marka oldu. BMW bünyesinde emin adımlarla ilerleyen Mini, hayata dönüşünü sağlayan Hatch modellerini, yani Cooper ailesini 2013’ e kadar iki kere yeniledi, ve bu yıl marka için bir kilometre taşı sayılabilecek bir yeniliği barındırıyor. 18 Kasım günü başlayan 3 günlük dünyanın 3 farklı noktasında yapılan tanıtımlar ile yeni Hatch ailesi kendini gösterdi. Premium küçük sınıf otomobiller arasındaki en özel model, yeni neslinde tamamen elden geçirilmiş bir tasarıma, günümüz ihtiyaçlarına uygun donanımlara, her zamanki go-kart hissine ve beklenmedik bir yakıt ekonomisine sahip. Şüphesiz BMW deneyimleri sayesinde çok daha gelişmiş halde yeniden gözler önüne çıkan Hatch ailesi, eskiden olduğu gibi Cooper, Cooper D ve Cooper S modellerinden oluşuyor. Tasarım anlamında genelde aynı detayları paylaşan 3 model, ön kısımlarında krom çerçeveli dairesel farları ve yeni bir tasarım ögesi olan altıgen ızgarayı taşıyor. İnsan yüzüne çok daha fazla benzeyen burunda, tampon tasarımı Cooper S’ de değişiyor. Farların çoğunluğunu saran çember halindeki LED aydınlatmalar, opsiyonel olarak alınabiliyor. Ayrıca iç mekan ve arka stop lambaları için de LED aydınlatma seçenekleri sunuluyor. Opsiyonel olan sis farları da halojen veya LED olarak tercih edilebiliyor. Cooper modellerinde 5 renk seçeneği sunuluyor ve ilk defa kontrast oluşturan beyaz veya siyah tavan için ek ücret alınmıyor! Alışılmış şekli koruyan Hatch ailesi, bu duruma rağmen 0,28 Cd’ lik rüzgar direnci ile etkiliyor. Modeller eski hallerine göre 98 mm uzun, 44 mm geniş ve 7 mm yüksek. 211 litrelik bagaj hacmi ise artan dingil aralığı sayesinde oluşuyor. Bagajı verimli kullanmak adına arka koltuklar 60:40 oranında iki parça halinde katlanabiliyor ve opsiyonel olarak yükselip alçalan bagaj zemini de alınabiliyor. Toplam uzunluğu 3821 mm olan Cooper modelleri rakipleri ile karşılaştırıldığında ise genelde kısa kalıyor, fakat bu şehirde esneklik sağlayan ve iç mekan kısıtlamayan bir durum. Volkswagen Beetle 4278 mm, Citroen DS3 3948 mm, Fiat 500 ise 3546 mm. Hatch ailesinin sürüş özellikleri incelendiğinde, go-kart sürüş hissinin güçlendirildiğini müjdelemek gerekli.
Yeni süspansiyon, aks sistemi ve azaltılan ağırlık gibi detaylar sayesinde daha kolay ve dengeli sürüş sağlayan modeller DSC dinamik denge kontrolü sistemine de sahip. Bu sistem bünyesinde çekiş kontrolü, diferansiyel kilidi gibi detayları barındırıyor. Servotronic elektronik direksiyon sistemi ile yöetilen araç, ayrıca MID, Sport ve Green sürüş modları ile kullanılabiliyor. MID optimum konfor ve tasarruf sağlarken, Sport performans odaklı sürüşlere uygun. Green ise yakıt tüketimini ve CO2 emisyonlarını azaltma odaklı. Start-Stop sistemi ise orta konsolun altında bulunan, şalter şeklindeki kırmızı düğmeden yönetiliyor. İç mekandaki büyük bir değişim ise yıllardır orta konsolda bulunan, ve dolayısıyla çok kullanılmayan hız göstergesinin sürücü önüne alınması. Bu sayede orta konsolun tepesindeki büyük çemberde dokunmatik multimedya ekranına yer açılıyor. 4 satırlı bir TFT ekran veya 8.8 inçlik renkli dokunmatik ekranın bulunduğu bu çemberin çevresinde de ön farlarda olduğu gibi LED aydınlatma sarılı. Bu aydınlatma ekrandan yürütülen işlemlere görsel geribildirim sağlıyor. Ekrandan Mini Connected çatısı altında internet, multimedya ve telefon işlevleri yürütülüyor. Sistem, Apple (iOS) ve Android işletim sistemli telefonlarla uyumlu. Modellerde kameralı cruise control, Head-Up display (!), yaya dedektörü, uzun huzme asistanı, trafik işareti okuma ve park asistanı gibi özellikler de sunuluyor. Büyük ihtimalle Türkiye’ de geçerli olmayacak olan bir özellik ise araca entegre SIM kartı. Bu özellik sayesinde acil durum çağrıları yapılabiliyor. Modellerin tüm motorları Turboşarjlı ve direkt enjeksiyon teknolojisine sahip, ayrıca hepsi Euro 6 CO2 emisyon normlarına uygun. Cooper, bildiğiniz sade Cooper, 3 silindirli TwinPower Turbo 1.5 litrelik motora sahip. 136 bhp güç ve 220 Nm tork üretiyor, 100 km’ de 4.5 litre yakıt tüketiyor. Cooper D, tasarruflu dizel türev, 3 silindirli TwinPower Turbo 1.5 litrelik motora sahip, 116 bhp güç ve 270 Nm tork üretiyor, 100 km’ de 3.5 litre yakıt tüketimi yapıyor. Sporcu Cooper S ise 4 silindirli TwinPower Turbo motora sahip, 2.0 litrelik hacimli ünite 192 bhp güç ve 280 Nm tork üretiyor. 100 km’ de ise 5.4 litre yakıt tüketiyor. Tüm Cooper versiyonları Türkiye’ ye sadece otomatik şanzımanla getiriliyor. Fiyat listesi için tıklayınız. 85.000 TL’ ye yakın başlangıç fiyatı ise kesinlikle fazla, ancak Mini için şaşırtıcı değil. Hevesiniz kaçmasın.
Cooper’ ın tasarımı detaylı incelenmeye başlandığında, ön kısımda karşısındaki çekinmeden, dümdüz bakan gözler görüyoruz. Burnun dik kısmının yanlara kaymaya başladığı noktalarda bulunan dairesel farlar, kalın krom çerçeveleri ile orijinal modeli andırıyor. Krom çerçeveye dayalı, far içinde bulunan LED aydınlatmalar, çember şeklini tamamlamadan alt yarıda kesiliyor. LED çemberin ortasında bulunan mercekler ise aracın gözbebeklerini oluşturuyor. İki far arasında ve aşağısında bulunan altıgen ızgara da benzer şekilde krom çerçeveye sahip, ve altıgen şeklini çok fazla belli etmiyor. Özellikle üst yarıdaki köşelerin yuvarlak formda olması nedeniyle yumuşak bir şekle sahip olan ızgaranın içinde, yatay kanatlar görülüyor, ve onların altında da plakanın bulunduğu siyah şerit yer alıyor. Cooper S’ de üst kısımdaki yatay kanatlar yerine altıgen petekli ızgara bulunuyor. Krom çerçeveli ana ızgaranın altında ise ince bir hava çıkışı daha yer alıyor. Üsttekinin estetik görevine sahip olmayan bu hava çıkışı, ana ızgara kadar uzun değil, ve petekleri çok daha belirgin görülüyor. İki ızgara arasında, yanak bölgelerinde bulunan dairesel sis farları ise siyah konturla sarılıyor, ve gövde rengi alanda onları belirginleştiren çizgiler bulunmakta. Burnun en altından geçen siyah plastik, ön kısımda ince, fakat yan yüzeyde fazlasıyla kalınlaşıyor. Yana geçmeden önce kaputa bakıldığında, beyaz kuşaklar ile daha çekici bir hava yaratıldığı hissediliyor, fakat onlar olmadan da Cooper güzel görünmeyi başarıyor. Tıpkı bir insanın gözlüğünü çıkardığında da güzel görünmesi gibi.
Yan kısma geçilirken fark edilen yan aynalar, neredeyse tamamen küresel şekle sahip. Bir kağıda sulu boya fırçasın uzun süre tek noktadan değdirdiğinizde oluşan şekle sahip olan yan aynalar, tavan renginde geliyor ve ince siyah kollarla gövdeye tutturuluyor. Ön kısımda ince olan siyah kaplamalar, yan yüzeye geçişte çıkıklığını kaybedip gövdeye sıkıca yapışıyor, tekerlekleri sarıyor ve kapı altından da devam ediyor. Ön tekerlek ile kapı arasındaki mesafede bulunan hava çıkışını andıran siyah ve parlak çerçeveli parçada, Cooper S modelinde özel imza yer alıyor. Camların altından geçen krom çizgi, ön cam altında ve arka cam altında da devam ediyor. Camların aracın her bölgesinde bağlı olması 2001’ den beri yeni Cooper’ ların karakteristik özelliklerinden. Kapı üzerinde, parlak kapı kolları dikkat çekiyor, onlar dışında ise yüzeyler oldukça düz. Arka tekerlek ile yeniden çıkıklaşmaya başlayan yüzeyler arka kısımda tampona devam ediyor. Tampondan içeride kalan bagaj kapağında ise sadece plaka yuvası detayı yer alıyor. Daha kalın şerit üzerinde yer alan Mini logosu altındaki derinlikte yer alan plaka ile tamamlanan bagaj kapağının yanlarında stop lambaları yer almakta. Dikdörtgensel şekli koruyan fakat ortalara doğru hafifçe çıkıklaşan kenarlara sahip olan lambalar, krom çerçeveler ile sarılıyor. Lambaların içinde bulunan dairesel kırmızı parçalar daha önce bahsedilen LED aydınlatmalar ile sarılıyor. Çıkık arka tamponda yeniden incelen siyah plastik üzerinde ortada kedigözü, sol yanda ise egzoz çıkışı bulunuyor. Dairesel egzoz çıkışı rengi ile kendini belli ediyor. Cooper S’ de ise arka tampon çok daha çıkık ve orta kısımda yan yana iki egzoz çıkışına sahip. Tavan ve cam çizgilerinin tüm araç boyunca dümdüz devam etmesi tasarımın kurallı yanını gösteriyor.
Cooper’ ların iç mekanına geçildiğinde ise bahsettiğimiz gibi gösterge paneli değişimi fark ediliyor. Üç kollu direksiyon arkasında bir siperliğe bağlı olmadan bulunan dairesel göstergeler, arka arkaya yerleştirilmiş. Krom çerçeveli göstergeler, sıkışık yazı tipine sahip. Direksiyonda bulunan dairesel detaylar iç mekanın klasik dairesel yapısını devam ettiriyor. Çıkık göstergelerin altından geçtiği belirgin olan desenli kaplama, ön yolcu koltuğu önünde de görülüyor. En uçlardaki yuvarlak havalandırma çıkışlarından başlayıp, ortadaki dairesel kontrol merkezine uzayan kaplamalar iç mekana renk katıyor. Orta konsolda, ana çember yanında havalandırma çıkışları yer alıyor, çemberin şekli nedeniyle ön cam altı kumaşın da yükselip alçaldığı görülüyor. LED aydınlatma ile sarılan çemberin üst ve alt kısmında temel kontrol düğmeleri yer alırken, ortada 8.87 inçlik multimedya ekranı yer alıyor. Uçlardaki havalandırma çıkışlarının altından çıkan kollar, orta konsola uzuyor ve çembere değmeden aşağı inmeye başlıyor, ve sonlanıyor. Çemberin altında havalandırma kontrolleri ve bazı şalter şekilli düğmeler görülüyor. Ki bu şalter düğmelerin ortasındaki, başta bahsettiğimiz Start-Stop şalteri. Vites kolu, değişik şekli ile ilgi çekerken, onun bağlı olduğu çemberin iki yanında iki adet dairesel bardaklık görülüyor. Son yıllarda aracında bir içecek tüketenlerin azaldığı düşünülürse, bardaklıklar için makul bir yer seçildiği söylenebilir. Aracın iç mekanında opsiyonel olarak panorama cam tavan, harman kardon ses sistemi seçenekleri de sunuluyor. Cooper, Cooper D ve Cooper S, yeni nesillerinde tasarımları ile bir geleneği başarıyla devam ettiriyor. Beğenmeyenler? Elbette her zaman olduğu gibi var. Bu eleştiriler aslında satışlara da olumlu etki yapıyor! Değişiklik ihtiyacı gideriliyor ve orijinal tasarım detayları korunuyor. İç mekan, malzeme kalitesi ve özellikleri bir Premium model olduğunu haykırıyor. Mini, yeni modellerinde olduğu gibi yeniden istenecek bir araba halini alıyor.
[…] Önceki / Sonraki » By Birisi / 18 Kasım 2013 / C Sınıfı – Kompakt Sınıf, Coupe-Cabriolet, Haberler, […]
BeğenBeğen
[…] zamanda tutunmak için bir kola sahip. Kolun arkasındaki kontrol elemanlarının en üstünde Mini Cooper‘ daki gibi retro şalterler kullanılmış. Bunların altında, orta konsolun ortasında, […]
BeğenBeğen
[…] 6. Mini Cooper […]
BeğenBeğen
[…] Mini Vision konsepti Mini Cooper olarak hayata geçti. İnceleme için tıklayınız. […]
BeğenBeğen
[…] rakip oluyor. Markanın crossover Countryman dışındaki ilk 5 kapılı aracı olan Mini 5 Kapı, Cooper ailesinin ve Clubman Concept‘ in özelliklerini koruyor. Dingil aralığındaki artış ile arka […]
BeğenBeğen
[…] adımını atıyor. Bugüne kadar hiçbir Cooper’ın 5 kapılı türevi olmamıştı, kısmet 3. nesil Cooper’aymış. Aranan sürüş zevki ve imaj ilk defa 5 kapılı bir küçük otomobilde sunuluyor. […]
BeğenBeğen
[…] Citroen de bulunuyor. 2010 yılında tanıttığı DS3 ile küçük sınıfa hükmetmeye başlayan Mini Cooper ve Fiat 500’ ün ilerleyişini “anti-retro” felsefesi ile durdurmaya çalışan Citroen, 3 […]
BeğenBeğen