Konu aile otomobilleri olduğunda büyük yenilikler yapmak pek mümkün olmuyor. Genelde aynı fikri, her seferinde farklı şekilde sunan üreticiler arasında Opel, Meriva’ sı ile özel bir yere sahip. 2003 yılında ilk defa ortaya çıkan monocab Meriva, günümüzde 20’ ye yakın modelin mücadele ettiği bir sınıfın öncüsü. Geçen yıllar boyunca sınıfa eklenen yeni modelleri ile işler karıştı, ve 2010 yılında Opel oyunun kurallarını yeniden yazdı. 2010’ da tanıtılan ikinci nesil Meriva, tam da “bu sınıfa yenilik getirmek için ne yapılmalı? ” sorularının üzerine ortaya çıkmış gibiydi. Simetrik olarak açılan yolcu kapıları FlexDoors, iki ön yolcu koltuğu arası raylı depolama sistemi FlexRail, bir Opel klasiği bisiklet taşıma sistemi FlexFix ve koltuk söküp ekleme olanağı sunan FlexSpace, kompakt bir aile otomobilinde daha fazla ne yapılabileceğini gösteriyordu. Araç, J.D. Power Almanya araştırmalarında sınıfında en çok müşteri memnuniyeti sunan aracı seçilmişti. 2010’ lu yıllarda Insignia ile model atağına geçen Opel, bu dönemin modellerini şu aralarda makyajlamakla meşgul. Meriva da yeni model yılına boş girmiyor. Teknik özelliklere yapılan hafif eklemeler ve çok ufak görüntü değişimleri sayesinde Meriva yeniden saygı kazanıyor. Aracın burnu incelendiğinde, ızgaraya yapılan krom takviyesi dikkatli gözler tarafından fark edilebilir. Ön farlar ve arka stop lambaları ise LED teknolojisi ile yeniden doğuyor. Ön tamponda da daha sportif görüntü oluşturan değişimler söz konusu. İç mekana yeni eklenen IntelliLink multimedya sistemi, 7 inçlik bir ekrandan yolculara hizmet ediyor ve navigasyon dışında telefon görüşmelerine aracılık yapıyor. Ayrıca telefon üreticilerinin sesli kontrol sistemleri (Siri, S-Voice vb.) ile de işbirliği içerisinde. Yeni geri görüş kamerası da ayrıca bu 7 inçlik ekrandan izleniyor. İç mekanda bir başka değişiklik de Flex Rail’ de: Sistemin ray uzunluğu kısaltılarak arka sıranın orta yolcusu için daha çok diz mesafesi oluşturulmuş.
Zafira Tourer’ da kullanılmaya başlanan yeni nesil 1.6 CDTI dizel motor da makyajlanan Meriva ile sunulacak. Ses yalıtımı konusunda ilerleme kaydeden araç, bu motor ile 136 beygir güç ve 320 Nm tork üretiyor. 100 km’ de 4.4 litre yakıt tüketimi ve 116 gram karbondioksit salınımı da etkileyici rakamlar. Bu motor Active ve Cosmo donanımlarında tercih edilebiliyor. Meriva’ nın tüm benzinli ve LPG motorları da 2015 yılında yürürlüğe girecek olan Euro 6 emisyon kurallarına uygun durumda. LPG demişken, ülkemizde satılmayan bu seçenek 1.4 litrelik hacme sahip ve 120 beygir güç üretiyor. 100 km’ de 121 gramlık karbondioksit salınımı yapıyor, ve yakıt masraflarını yarıya kadar indiriyor. Ülkemizde satılan benzinli 1.4 litrelik motorların 6 vitesli otomatik şanzımanında da hafif oynamalar sayesinde daha az sürtünme oluşuyor. 5 ve 6 vitesli manuel şanzıman sistemlerinde de artık daha yumuşak geçiş yapılıyor. 1.4 Turbo ECOTEC 120 beygirlik motor, manuel veya otomatik şanzımanla alıbabiliyor, iki şanzıman için Active ve Cosmo donanım seviyeleri sunulmakta. Manuel model 100 km’ de 5,9 litre, otomatik model ise 7,2 litre tüketim yapıyor. Fiyat listesi için tıklayınız.
Aracın tasarımı detaylı incelenmeye başlandığında ön kısımda yukarıya gerilmiş farların şeklini koruduğu tespit ediliyor. Üst kenarın hemen altına eklenen kalın LED aydınlatma şeritleri modern aydınlatma elemanları olarak dikkat çekiyor. LED şeridin altında benzer şekilli parlak çizgiden sonra Bi-Xenon aydınlatma elemanı görülmekte. Üst ucundan yukarı çekilen ve “^” şekli oluşturan farların alt ucu düz bir kenarla kesiliyor. Üst uçtan-köşeden sonra aşağı inen aracın yan kısmına bakan yan kenar, en alttaki düz çizgi ile birleşiyor. Yan yüzeye yakın yan kenarlar, gövde rengi kısımda da bir süre çizgisini devam ettiriyor. Farlar, oldukça büyük yer kaplıyor ve Meriva’ ya canlı gözler oluyor. İki far arasında biraz daha aşağıda bulunan ızgara, beşgen şeklinde ve düz bir üst kenara sahip. Bu üst kenar ardından aşağıya inen yan kenarlar, farların ızgaraya bakan yan kenarlarına paralel. Izgaranın yan kenarları, eğimli biçimde aşağıya indikten sonra iki parçalı alt kenar ile birleşiyor. Alt kenarın iki kolu, yan kenarlara yaklaştıkça yükselen bir şekle sahip. Izgara sınırları içinde en üstte kalın krom şeritte Opel logosu görülüyor. Bu şeridin uçları kibarca yukarı kıvrılarak inceliyor, ve sonlanıyor. Bu kalın şeridin altında daha ince yankı çizgileri bulunuyor. Yani ana şeridin hareketini tekrarlayan çizgiler yer almakta. Izgaranın üst kenarının hemen yukarısında, kaput ortasından geçen çizgi yer alıyor. Bu çizgi, arka kısımda da devam ediyor ve aracın simetri eksenini oluşturuyor. Aracın tamponunda iki yanda sis farları yuvaları ve aralarında ince uzun bir hava çıkışı bulunuyor. Yanlardaki yenilenen sis farı yuvaları, siyah renkli ve parlak bir şerit ile sarılıyorlar. Yuvarlak sis farları bu siyah alan içinde gömülü, siyah alanın altından geçen parlak şerit ise dik hale geldiğinde kalınlaşıyor. İki sis farı alanı arasındaki ince uzun ızgara üzerinde plaka yer almakta. Bu ızgaranın alt kenarı boyunca da parlak bir çizgi devam ediyor. Aracın kaputunda, ön farların eğik üs kenarı hizasında bir kabartı oluşuyor ve bu kabartı yükselerek ön cam yani kirişlere bağlanıyor.
Aracın yan kısmında ise değişik cam şekli dikkati çekiyor. Önden yukarı çıkan alt kenar, ön kapıdan sonra bir basamak iniyor, alçalıyor, ve yeniden yükselmeye başlıyor. Arka kapıdan sonra daha da dikelen ve tavana uzanan alt kenar, tavan çizgisine paralel üst kenar ile yumuşakça birleşiyor. Yumuşak köşeleri sayesinde sempatik bir görüntü kazana yan camın alt kenarına yeni eklenen krom çizgi ise ne kadar anlamlı tartışılır. Kapı üzerine yerleştirilen aynalardan sonra sonlanan bu krom çizgi, ön kapı üzerindeki camdan sonra gelen şekli tamamlayıcı siyah üçgende de devam etseydi daha estetik görünebilirdi. Cam parçaları geçişlerinde, ortada cilalı siyah kaplama, aralarda ise mat siyah kaplama kullanılmış. Yan camın alt kenarının altında, onun yankısı olan bir çizgi görülmekte. Kapı kolları gövde renginde ve özel durumları nedeniyle birbirlerinin yanlarındalar. Arka stop lambasından gelen bir çizgi yan kısma uzuyor ve kapı kollarının ortasından geçiyor. Çıkık tekerlek yuvaları arasında, kapıların altında Opel’ in bıçak çizgisi görülüyor. Ön tekerlek yuvası üst noktasından başlayıp aşağı inen, ve arka tekere kadar kapı altından düz çizgi olarak devam eden bu hat, yan camın üst kenarının simetriği gibi de algılanabiliyor, ki bu hoş bir durum. Yan sinyal lambası ise ön tekerlek yakınında, gövde üzerinde yer alıyor. Arka kısma geçildiğinde, uzatılan değişik arka cam şekli aracın her yüzeyinde olan sıradışı etkiyi devam ettiriyor. Tavan çizgisinden başlayan ve stop lambalarına doğru daralmaya başlayan cam kısım, Opel logosu hizasında sonlanırken, Opel logosu hizasında başlayan ve onu da içine alan siyah kaplama arka camın devamı gibi görülüyor. Bu siyah kaplamanın alt kenarında krom bir çizgi yer almakta. Daha sonrasında başlayan derinlikte ise plaka yer almakta. Stop lambalarında makyajla beraber renk değişiklikleri bulunuyor. Ana kırmızı çerçeve içinde beyaza yakın bir çizgi lambaların şeklini tekrar çiziyor. Bu şekil, öne uzarken büyüyen bir şekil. Bagaj kapağı ortasına bakan kısmı küçükken, yana uzayınca kanat gibi şişen stop lambaları aracın genel hatlarına uyum sağlıyor. Bagaj kapağından sonra çıkıklaşan tampondaki siyah yüzeyde ise beklenmedik detay şaşırtıyor: Sol yarıdaki parlak dairesel egzoz çıkışı. Bu parça sayesinde az bir sportif etki ile dış tasarım sonlanıyor.
İç mekana geçildiğinde ise yine yumuşak köşelerle dolu bir ortamla karşılaşıyoruz. İlk olarak değinmek gereken bir konu var ancak. 2013 ‘ te makyajlanan Insignia’ da çok fazla düğmeli orta konsoldan vazgeçen Opel, bu sefer fazla masraf yaratmamak için olsa gerek, Meriva’ da hala eski çok düğmeli konsolu kullanmış. Çok düğme, zamanla alışılabilen ve hatta karışık durması ile araca teknolojik etkisi katan bir özellik. Tıpkı filmlerdeki uzay gemileri gibi, Meriva olduğundan kompleks bir hal alıyor. Orta konsolun üzerinde kumaş yüzeyde bulunan havalandırma çıkışları parlak bir çerçeve ile sarılıyor. Daha da ileride, aynı hizada IntelliLink ekranı görülebilir. Direksiyon hizasına bakıldığında ise az sayıda düğmenin direksiyonda bulunması kullanıcıya göre değişik yorumlar alıyor. Şık şekilli direksiyonun arkasında, sıkıştırılmış yazı tipi ile hafif Retro etkisi yapan göstergeler görülüyor. Beyaz konturlara sahip olan gösterge daireleri oldukça hoş görünüyor. İki ana daire arasında ise bilgi ekranı bulunuyor. Orta konsola bir kere daha bakın. Üstteki havalandırma çıkışlarının daha yüksekte ve farklı bir zeminde bulunduğunu fark edin, ve gözlerinizle bu yüzeyi takip edin. Kapı iç yüzlerine kadar uzanan ve kapı kollarını bile saran değişik bir alan olduğunu anlayabilirsiniz. Bu alanın rengi değiştirilebiliyor ve Meriva size özel hale geliyor. Koltuklarda kullanmak için değişik desenli ve kabartmalı kumaşlar sunuluyor. Meriva, iç mekanında çok fazla düğmesi olması dışında kullanışlılık sorunu sunmuyor. Ancak uzun boylular ve kilolu müşteriler için her küçük MPV gibi Meriva da uygun değil. Makyajlı hali ile bir anda en iyi küçük MPV halini almadı elbette, ancak Meriva çok özgün ve ilgi çekici bir otomobil, günümüz yeniliklerine kavuşması ile rakiplerine karşı elini güçlendirdi. Ford B-MAX, sürgülü arka kapısı ve olmayan B-Sütunu ile en güçlü rakibi denebilir. Hyundai ix20 ise markasına duyulan sevgi ile Meriva düşmanlarından. Alınır mı? Alınır, motor seçenekleri müşterisine uyuyor ise parasının karşılığını özelliği ve karakteri ile verecek bir araç.
[…] Opel Meriva hakkında her yönden detaylı incelememiz için tıklayınız. […]
BeğenBeğen