BMW i3

Yollarda tamamen elektrik enerjisi ile çalışan otomobilleri göreceğimiz günler olacak, fakat henüz biraz daha beklemek gerekiyor. Zaten elektrikli otomobil fikrine halkı alıştırmak başlı başına zor bir iş. Şimdi otomobil üreticilerinin yapması gereken şey ise günümüz şartlarına uygun ve kullanımı zor olmayan elektrikli araçlar geliştirmek. Ufak boyutlu üreticiler bir süredir deneysel elektrikli otomobil çalışmaları yaparken, büyük markalar yeni yeni konuya ısınıyor ve diğer üreticiler arasından sıyrılan birkaçı bulunuyor. BMW, bu “fark yaratanlar” listesine 2011’ de tanıttığı “i” alt markası ile girmeye çok istekli olduğunu göstermişti. Ancak 2013, ilk “i” otomobili ile tanıştığımız yıl oldu. 2007’ den beri bu konuda çalışan BMW, “i” modellerini bir seri yerine ayrı bir marka gibi pazarlamayı planlıyor ve “i” müşterilerine ayrıcalıklar sunuyor. i3, BMW Grubu’ nun ilk elektrikli otomobili olması özelliği ile marka tarihinde de yere sahip. Kişisel taşımacılığın ilerideki yıllarda göstereceği değişimlerin göz önüne alınması ile bambaşka bir model olarak tasarlanan i3, markanın Premium imajını çevre ve sürdürülebilirlik başlıkları ile birleştiren ilk otomobil oluyor. Sıfır emisyonlu araç, sadece elektrikli motorla sunulan başlangıç modellerine sahip. 170 beygir güç / 250 Nm tork üreten bu motor, 50 kg ağırlığa sahip ve 0’ dan 100 km/s hıza 7.2 saniyede çıkıyor. Elektriğin depolandığı piller zeminde bulunmakta ve konumları sayesinde aracın ağırlık merkezi daha aşağıya, ortaya çekiliyor, dolayısıyla denge artıyor. Elektrikli motor, tam şarjla 130-160 km arası bir mesafe gidebiliyor, ki marka günlük kullanımların 45 km civarında olduğunu tespit etmiş. ECO PRO+ modu menzili 220 km’ ye yaklaştırabiliyor. Araç için BMW tarafından tasarlanan i Wallbox şarj istasyonu, en azından Avrupa ülkelerinde müşterinin garajına monte edilebiliyor.  i3, istenirse menzil arttırıcı, yakıtla çalışan bir motorla da alınabiliyor. Bu motor yakıt enerjisi sayesinde aracın menzilini 300 km civarına çıkarıyor. Motor, 650 cc’ lik hacme sahip ve 34 bg gücü 2 silindir aracılığıyla üretiyor. Menzil arttırıcı varken ya da yokken, araç tek vitesli otomatik şanzımanla sunuluyor. Araç, 3999 mm’ lik uzunluğu ile küçük sınıf araçlara yakın duruyor ancak onlarla karşılaştırmak uygun değil. O, bambaşka bir klasmanda. Uzunluğu ona kolay manevra kabiliyeti kazandırıyor.

i3, BMW’ nin meşhur hafiflik iddiasını güçlendiriyor. 50 kg’ lık elektrikli motoru boş verin, araç iki modülden oluşan gövdesi ile kendine hayran bırakıyor. Aracın LifeDrive gövde sisteminin altta kalan Drive modülü, alüminyumdan üretiliyor ve aracın motor, bataryalar ve şanzıman gibi teknik elemanlarını taşıyor. Life modülü ise yolcu kabinini oluşturuyor. Bu modül, yenilikçi CFRP yani karbonfiber’ le güçlendirilmiş plastikten üretiliyor. Hem sağlam hem de güçlü olan CFRP malzemesi sayesinde, araç B sütunu olmadan yola çıkıyor. (bkz. Ford B-MAX) Yani ön kapı ile arka kapı arasında tavandan bir sütun inmiyor. Arka kapının kısalığı bununla telafi ediliyor. Arka kapı, ayrıca ön kapıya simetrik açılışı ile bel sağlığına destekte bulunuyor. (bkz. Opel Meriva) Aracın tasarım özellikleri bambaşka bir konu. Hiçbir yüzeyde BMW izleri bulunmuyor, belki böbrek ızgaralar. Burunda, metal alan üzerinde bağımsız duruyormuş gibi görünen ızgaralar tek tanıdık özellik. Kaput ile başlayan siyah alan, yan camlara birleşiyor ve yan camların da arkaya birleşmesi ile Siyah Kuşak adlı tasarım ögesi oluşuyor. Araç boyunca kesintisiz giden bir siyah alan. Aracın renk seçenekleri de siyah kuşağın rengi ile kontrast oluşturacak şekilde seçilmiş. Bir başka tasarım detayı ise yan camlarda yer alıyorç Kuşağa hareket hissi kazandıran alt kenar hareketleri, Akarsu Akışı (kötü bir Türkçe Çeviri ile tabi, aslı Stream Flow) olarak adlandırılıyor. Aracın tasarımına bir yorum yapmak imkansız. Ya sev, ya nefret et nesnesi o. Eşsiz. Özgünlüğü ve kişiliği ile ya sevilecek ya da nefret edilecek. Aracın iç mekanında iDrive ekranı standart sunuluyor, ayrıca park mesafe sensörleri de standart. Araca entegre sim kartı ile telefon özellikleri kullanılabiliyor. Navigasyon, Sürücü Asistanı, Park Desteği ve geri görüş kamerası önemli opsiyonel donanımlar. BMW i3′ ün EuroNCAP test sonucu ise 4 yıldız. BMW, Avrupa ülkelerinde i3’ ü ConnectedDrive ve 360⁰ ELECTRIC hizmetleri ile sunarak günlük kullanımı kolaylaştırıyor. Navigasyonda tasarruf sağlayan rotalar sunuluyor ve araçta sorun çıkması durumunda yedek araç sunuluyor örneğin. i3, Kasım ayında Avrupa’ da satışa sunulacak. Almanya’ da 34.950 Euro’ luk fiyatı ile Opel Ampera’ dan ucuza gelen i3, menzil arttırıcı motorla 39.450 Euro’ ya satılmakta. Peki BMW i3 ne zaman Türkiye’ de? Gelecek mi, o bile şüpheli. Yüksek ihtimalle Opel Ampera gibi marka sitesinde görünecek ama alan, ilgilenen olmayacak. Bu da Türkiye’ nin durumu işte.

i3’ ün tasarımı incelenmeye başlandığında, ön kısımda bahsettiğimiz ızgaralar görülüyor. Gövde rengi kısım üzerine konulmuş gibi görünen parlak 3 boyutlu çerçevelere sahip olan ızgaraların içinde aslında hava çıkışı bulunmuyor. Sadece şekli nedeniyle adları ızgara. Dış yan kenarlarına bitişik farların üst kenarı ise yukarı eğimle çıkıyor ve alt kenarları da aşağı bir basamak iniyor ve yukarı çıkmaya başlıyor. Farlar, içlerinde bulunan “U” şekilli LED aydınlatmalar ile göz gibi görünüyor. Agresif görüntüye alt kısımdaki sis farlarının durumu da katkıda bulunuyor. Farların az aşağısında siyah yuvalarında yer alan yuvarlak sis farları, boş kalan alt kısımda fazlasıyla dikkat çekiyor.Yanlara doğru sivrilen siyah alanlar, ince bir çizgi halinde aşağıya iniyor ve en alttaki siyah kaplama ile birleşiyor. Bu siyah kaplama, alt kısım boyunca devam ediyor ve ortasında bir hava çıkışı barındırıyor. Plakanın hizasında yer alan hava çıkışı, ince ve yanlara doğru açılan şekle sahip. Izgara Hava çıkışının üst kenarı, keskin bir çizgi olarak siyah çizgilere kadar devam ediyor. Kaput, ön cam yanı kirişlerden gelen bir çizginin devamı olan bir hattı üzerinde barındırıyor.

Yan kısma geçilirken, ön cam yanı kirişin altından geçen siyah şerit, yan camın başlaması ile yükseliyor. Yan camın alt kenarı önce şerit ile beraber düz devam ederken, ön kapı bittikten sonra bir basamak iniyor ve arka kapı boyunca devam ediyor. Arka kapının ardından yeniden basamak çıkan alt kenar düzleşerek arkaya uzuyor. Üst kenar da arka kapıya kadar tavana paralel giderken, arka kapıda sonra basamak inerek düzleşiyor ve alt kenara eşlik ediyor. Kapıların camları oldukça ince çerçevelere sahip. Aracın B sütununun olmayışı ise kullanımda bir sıkıntı oluşturuyor: ön sıra yolcularının emniyet kemeri arka kapılar üzerinde bulunuyor ve arka sıradan biri inerken ön sıra yolcularının kemerlerini çözmesi gerekiyor. Yan aynalar, kaputtan yana uzayan siyah kol üzerinde yer alıyor ve yan sinyal lambalarını barındırıyorlar. Kapıların altında bulunan siyah alan, üst kenarına bitişik farklı bir çizgiye sahip ve bu çizgi istenirse mavi olabiliyor. Bu durumda önde böbrek ızgaraların da mavi çizgileri oluyor. Arka kısma geçilirken, yan kısmın gövde rengi alanları dik bir kenarla sonlanıyor. Arka bagaj kapağının simsiyah görüntüsü, siyah kollar ile aşağıda da devam ettiriliyor. Bu durumda arkada gövde rengi olan tek parça plakanın altındaki bölge. Arka camın alt kenarı, yan camın alt kenarı hizasında başlayıp aşağı iniyor ve genişliyor. Arka cam üzerindeki spoylerde de benzer hareket bulunuyor. Bagaj kapağında “U” şekilli LED stop lambaları yer almakta. İki uçta bulunan bu lambaların bulunduğu siyah alan mat, yani arka cam bitiyor ama siyah alan devam ediyor. Bagaj kapağının ortasında yer alan BMW logosu, öndeki gibi mavi bir çerçeveye sahip. Bagaj kapağının ardından gelen plaka, gövde rengi alan tarafından tutuluyor ve kedigözleri de yanlarında yer alıyor. Yanlardan aşağı inen siyah kollar, en altta yatay bir siyah şeritle bağlanıyor. Özgün dış tasarıma yorum yapmaktan kaçınıyoruz, çünkü her şey müşterinin kafasında bitiyor.

Aracın iç mekanı is Premium hissini her bölgesinde yaşatıyor. Kullanılan malzemeler, özenle seçilmiş. Ahşap, doğada dinlendirilmiş deriler, kaliteli plastikler alan hissi ile pekişince huzurlu bir sürüş ortamı oluşuyor. Direksiyona bakıldığında, ortasındaki beyaz alanda yine mavi çemberli BMW logosu görülüyor. Direksiyonun çemberinin de açık renkli oluşu, diğer pek çok alanda olduğu gibi ferahlık hissine olumlu etki yapıyor. Gösterge paneli yerine dijital küçük bir ekran konulmuş. Direksiyonun sağ tarafından çıkan kocaman kol ise vites değişim ve Start-Stop düğmelerini taşıyor. Aracın iç mekanına geri dönüştürülebilir malzemeler hakim bu arada. Orta konsol hizasındai en üstte gösterge ekranından büyük iDrive ekranı bağımsız halde görülüyor, altındaki siyah kontroller de beyaz yüzeyden çıkık oluşları ile benzer etki yapıyor. Bütün düğmelerin sıkıştırılarak iki hava çıkışı ile burada toplanması biraz sıkıntı yaratabilir. Ön yolcu koltuğu önünde ise ahşap malzeme görülüyor ve uçtaki değişik şekilli havalandırma çıkışlarına birleşiyor. Orta konsolun düzleşmemesi ve aşağıya dik devam etmesi sayesinde ön sıra koltukları arasında daha çok mesafe varmış hissi oluşuyor. İki Koltuk arasında bulunan kol dayama alanının önünde ise iDrive kontrol düğmeleri görülüyor. Kapı iç yüzlerinde de havalandırma yanlardaki havalandırma çıkışlarının şekline benzer çizgiler görülüyor. İç mekan, Loft, Lodge ve Suite paketleri ile standart donanım olan Atelier üzerinde geliştirilebiliyor. Arka sıra, arka kapı hizasında genişleyen yan cam sayesinde olduğundan daha ferah görünüyor. i3, en azından 4 yolcu için çok ama çok zevkli bir otomobil gibi görünüyor. Dünya’ da, hele Türkiye’ deki elektriğe bakış açısını değiştirmek çok zor ancak böyle başarılı bir elektrikli otomobil en azında bazı ülkelerdeki alıcılar tarafından heyecanla karşılanacaktır. i3, tasarımı ve özellikleri ile “i” felsefesine tamamen uygun. Tebrikler, BMW.