Cenevre Otomobil Fuarı 2013’ te arazi araçları bakımından oldukça önemli oldu. Şehir otomobilleri yanında onlar kadar sık görülmeye başlanılan hafif arazi araçları, crossoverlar ve minik SUV’ ler, adının ne olduğu çok önemli değil, markaların ağzını sulandırıyor ve Ford gibi Avrupa pazarında daha önce küçük bir SUV sunmayan bir marka da bu sınıfa giriyor. Renault Captur ve Peugeot 2008’ in tanıtılmasının ardından dikkat sırasını alan yeni Ford modeli aslında 2003’ den beri Güney Amerika’ da satılan EcoSport’ un yeni nesli. Yeni neslinde One Ford felsefesi çerçevesinde Güney Amerika pazarının dışına da açılan model yeni rakiplerle aynı anda yollara koyulmaya hazırlanıyor. EcoSport, yeni Ford tasarım anlayışına sahip değil, ve bambaşka hatlara sahip. Tasarımda dikkat çeken geniş ızgara, kısa kaput ve köşeli farlar dışında arka kısımda da önemli bir detay bulunuyor. Son yıllarda arazi araçlarından kaldırılan yedek tekerlek, EcoSport’ ta hala bulunuyor ve gururla sergilenir gibi bir hali var. Aerodinamizm ile ilgili kaygılar yüzünden bırakılan bu detay, EcoSport’ un arazici özelliklerini ön plana çıkartmak adına konulmuş olmalı. Tabi bu arazici özelliklerin ne kadar fazla olduğu da tartışılır.
Kompakt ve çevik olması şehirdeki en büyük kozu olan aracın geniş iç mekanı ve akıllı teknolojileri arasında ülkemize de gelen SYNC sistemi ve acil durumda araç içindekileri acil durum hattına bağlama hizmeti bulunuyor. “Her yere gidebilme cazibesi” gibi bir iddiası olan aracın siluetinin yakıt tasarrufuna katkıda bulunduğu belirtiliyor. ESP ve Yokuş Kalkış Yardımı gibi sistemlere de sahip olabilen araç global B sınıfı platformunda yükseliyor. Ataklık ve yakıt tasarrufu gibi özelliklerini MPV’ lerden, esneklik, ferahlık, yüksek sürüş pozisyonu gibi özelliklerini de SUV’ lerden aldığı söylenile araç geçmişte Güney Amerikada küçük SUV’ lerin popüler hale gelmesini sağlamıştı. Ford’ un ödüllü 125 PS 1.0 EcoBoost motorunu da sunacak olan model, tasarruf meraklılarına da hitap ediyor. 1.0 motor ses ve kalkışta diğer motorlardan farklılık göstermiyor ancak sadece yokuştan kalkış yaparken gaza asılmayı gerektiriyor. Modelin motor gamında ayrıca 110 PS 1.5 benzinli ve 90 PS 1.5 dizel motorun bulunduğu biliniyor. Ford, Kuga’ dan sonra EcoSport ve ardından Edge’ i Avrupa’ da satışa sunarak 6 yıl içinde 1 milyon üzerinde SUV satmayı planlıyor. EcoSport’ un sınıfına çok büyük yenilikler getirmediği göz önüne alınılırsa, çok da pahalı olmayacağı kestirilebilir. Aracın basit görüntüsü ve sadece temel donanımlara sahip oluşu, EuroNCAP çarpışma testlerinden 4 yıldız almasını açıklıyor.
Aracın tasarımı incelenmeye başlandığında ön kısımda içinde modern aydınlatma elemanları barındırmayan farlar biraz hayal kırıklığı yaratıyor ve aracın Güney Amerika’ da geliştirilmiş olmasına dayatılan bir sorun daha listeye ekleniyor. Arkaya yükselen yapıdaki farların alt kenarı burnun ortasına doğru inerken köşe ile kesilip yukarı eğimli bir kenarla devam ediyor ve üst kenar ile bu kenar arasında kalan boşluk siyah bir şeride yer açıyor, bunun ortasında da Ford logosu şeridin kalınlığını geçmiş halde bulunuyor. Alttaki büyük ızgaranın üst kenarından sonra gelen ve aşağı inen kenarlar da farların alt kenarından sonra gelen kenara paralel. Izgaranın paralel kenarının ardından aşağı doğru kapanan bir kenar geliyor ve yumuşakça düz alt kenar oluşuyor. Bu geniş şeklin içinde üç adet ayrılmış alan bulunuyor. Bu üç alan parlak çerçeveler ile ayrılıyor ve derinlerinde daha ufak detaylar görülüyor. Izgaranın altına iliştirilen plakanın da ardından araya gövde rengi bir çizgi giriyor ve sonra yeniden bir hava boşluğu görülüyor, ki onun da yan kenarları ızgara yan kenarlarına paralel. Bu ince hava boşluğunun altında parlak bir parça bulunuyor ve bunun yanından uzayan iki kol gövde rengi çizgiye birleşiyor. Bu parlak alan dışındaki bölgeler siyah plastik ile kaplanmış. Izgaranın yanında bulunan sis farı yuvalarının da yan kenarları ızgaranın yan kenarlarına paralel ve yuvarlak aydınlatmalar parlak renkli eller ile sarılmış halde. Kaput üzerinde ön cam yanı kirişlerden gelen kabartılar devam ederek farların iç yan kenarlarına birleşiyor.
Yan kısma geçilirken sportif görünümdeki jantlar beğeni topluyor. Tekerlerin çevresindeki geniş çaplı dairesel kabartılar büyüklük hissini pekiştiriyor. Çekirdek formlu kapı kollarının ortasından geçip arka stop lambalarına devam eden çizginin yukarısında da yan cam bulunuyor. Ön kapıdayken sabit eğimle yukarı çıkan, sonradan eğimi değişken hale gelip arka kapıdan önce sonlanan ve ön camın simetriği şekilde tavana çıkıp oradan tavana paralel başlangıca dönen cam şekli, belirgin olmayan şekli ile hoşa girmeyebilir. Üç parçalı bu şekilde kapı sınırları ile camlar arasındaki boşluklar mat siyah malzeme ile kaplanmış. Yan sinyal lambası aynlar üzerinde bulunuyor ve ayna kapı üzerinden çıkıyor. Arka camın yan kısma olan uzantısının üst kenarı yukarı çıkarken alt kenarı aşağı iniyor. Kapıların altında bulunan siyah kaplamaların üzerindeki eğik yüzey kapıların dik yüzeylerinden farklı eğimde oluşu ile kendini belli ediyor ve iki tekerleğin kabartısının arasındaki bağlantıyı sağlıyor. Arka kısımda ise büyük gövde rengi yedek tekerlek yuvası ve öne doğru kabaran stop lambaları temel detaylar. Kapı kollarından gelen çizgi lambaların ortasından geçiyor ve üst yarının bir kısmı beyaz. Stop lambalarının şeklini çizen bir hat görülüyor ve yana açılan bagaj kapağının kullanışlılık konusunda sıkıntı yaratacağı açık. Alt kısımdaki siyah kaplamalı alanda kapak altında gri tonunda bir alan bulunuyor ve bunun üzerinde plaka bulunuyor. Yanlarda ise iç yan kenarları gri alanın yan kenarlarına paralel olan kedigözleri yer alıyor. Tekerleğin sol kısmında Ford logosu bulunuyor ve simetri burada bozuluyor. Yedek teker yuvasının dik yüzeyinde model aldı işlenmiş ve üzerinde ve altında bir girinti bulunuyor. Tavan üzerinde ise parlak çıtalar bulunuyor ve yük taşıma konusunda yardıma hazırlar.
Dış tasarıma yeniden uzaktan bakıldığında EcoSport’ un estetik olduğu çok söylenemez. Rakiplerine göre daha az sevilebilir bir görüntüye sahip olan aracın iç mekanında neyse ki tutarsız hatlar yok. İç mekanda Avrupa Ford modellerinin iç mekan dizaynı korunmuş ve Yukarı kalkık orta konsol detayları hoş bir karşılama yapıyor. Orta konsolun orta bölümündeki 3 düğme grubu ve yanındaki iki havalandırma çıkış, üst kısmındaki bilgi ekranı hoş bir karşılama yapıyor, ancak dokunmatik ekran gibi bir özellik sunulmamakta. Üst grubun altındaki üç yuvarlaktan oluşan havalandırma kontrolleri düz bir zeminde değil de bir daldan çıkık halde bulunuyor ve düzleşen zeminde vites kolu görülüyor. Direksiyon çevresine bakıldığında ise sportif yazı tipine sahip beyaz aydınlatmalı göstergeler hoşa gidiyor. Direksiyon üzerinde ise orta bölümü saran parlak kollar bulunuyor. Aracın iki ucunda da büyük hava çıkışları yer almakta. Orta konsolun üst grubunun ardından başlayan ikinci renk zemin farklılık yaratıyor. Kapı kolları tanımadığımız bir şekilde ve arka sıra oldukça geniş. Malzeme kalitesi beklenenden iyi ancak aracın Avrupa pazarına uygun olup olmadığı halen bir soru işareti, hele ki güçlü rakipler yeni yeni atışa çıkarken. Aracın ülkemize 2014’de 45.000 TL’ lik başlangıç fiyatı ile gelmesi bekleniyor.
[…] Ford EcoSport hakkında her yönden detaylı incelememiz için tıklayınız. […]
BeğenBeğen
[…] pazarında satışta olmamasına rağmen Türk müşterisi tarafından keşfedilen ve ilgi gören Ford EcoSport da 4 yıldız alan bir başka araç. Öncelikle Latin Amerika pazarı için geliştirilen modelin […]
BeğenBeğen