Renault Clio

Dünyada otomobil pazarında yüzlerce otomobil olmasına rağmen, bazı modeller hep önemli kalmıştır. Bu otomobil çeşidi kalabalığında, hatırlanır bir otomobil olmak ise oldukça zor bir iş başarmayı gerektiriyor. Akıllara kazınmak ve bir sınıf veya özellik için referans modeli olarak görülmek, çok önemli yenilikler ve iyi bir pazarlamayı istiyor. Bunları başaran modellere günümüzde çok sık rastlanmasa da kuralları geçmişteki gibi baştan yazan modellerle karşılaşmak hem nostaljik oluyor, hem de insanı şaşırtıyor. Bunları gerçekleştiren son otomobil ise Renault Clio. Ülkemizde yıllarca küçük sınıftaki araçları nitelerken kullanılan Clio, son neslinde eğlenceli bir otomobil sayılmazdı. Daha çok ekonomik ve kullanışlı bir otomobil olmaya odaklanan model, 2012 yılında yeni nesliyle beraber geçen neslindeki sessizliğini sonlandırıyor. Modeli görenler için yeni model çok farklı ve çirkin gelebilir, ancak günümüze ve günümüz küçük sınıfına ayak uydurmak için bunlar gerekiyor. Renault’ un yeni tasarım anlayışına sahip ilk yeni model olan Clio, daha önce Dezir ve Captur gibi konseptlerde görülen markanın yeni tasarım anlayışıyla şekillendirilmiş. Bütün Renault ürün gamının yenilendiği son yıllarda sadece makyajla güncellenen ve öne çıkamayan model, yeni görünümü ile gençleri çok etkileyecek gibi. Önde yeni marka düzeni, yanda sıradışı cam şekli ve arkada ortada çıkık bagaj kapağı ile başarılı bir tasarım olan yeni Clio, 4. nesliyle beraber kalite algısını da yükseltiyor. İç mekanda kullanılan kaliteli materyaller, orta konsoldaki R-Link isimli multimedya ekranı ve kişiselleştirilebilir yüzeyler, aracı sınıfında öne çıkaran detaylar.

Bu yıl çıkan Peugeot 208 herkesi etkilemişti, ancak daha sportif ve erkeksi görünümlü bir tercih olacak olan Clio, tamamen yeni duygular taşıyor. Eski nesillerinde sade ama güvenilir bir tasarımı olan model, artık vahşi ve sürülmeye hazır görünüyor. Aracın tüm detayları açıklanmadı, ancak aracın eski neslinden çok daha hafif olduğu söyleniyor. Küçük sınıf için milat olan 2012 yılının öncesine bakacak olursanız başarılı modeller de göreceksiniz, ancak bu modeller 2012 sonrasına göre çok basit ve birbirlerine benzer kalıyor. Ayrıca 2012, Fransız otomobillerinin de costuğu bir yıl olarak akıllarda kalacak. Yeni Clio’ ya geri dönüldüğünde, onun diğer bir önemli detayı da az yakıt tüketimi. ECO modu sayesinde yakıt tüketimini %10 düşüren model, bu modda karbondioksit salınımı bakımından da avantajlı. Aynı zamanda yeni Clio, yeniden ülkemizin gururu olacak. Bursa’ da üretilecek olan modelin üretimi ne yazık ki tamamen ülkemize aktarılmadı, ancak sadece iki noktada üretildiği düşünülürse, ülkemiz dünyanın Clio üretim üslerinden bir tanesi olacak. İç mekana geri dönüldüğünde ise dikkat çeken bir diğer detay ise gösterge paneli. Parlak çerçeveli iki yuvarlak göstergeyi birbirine bağlayan elips şeklindeki parlak diğer bölüm sayesinde ön kısım sürücü için de çok ilgi çekici hale geliyor. Göstergelerin tasarımı ve aydınlatması da gayet hoş. Dışarıda jantlar Clio’ yu sanki bir coupe gibi gösteriyor ve kapıların altındaki siyah üçgensel detay boşluğu başarılı şekilde dolduruyor. Farlar ise her zamanki gibi şişkin. Marka logosunu farlara bağlayan kollar sayesinde yeni tasarım anlayışının ana ögesi de taşınmış oluyor. Aslında her yeri değerlendirilmiş olmamasına rağmen yeni Clio, büyük detayları sayesinde dolu görünen bir otomobil. Büyük tekerleri sayesinde sportif yönü pekiştirilen aracın yeni neslinin fiyatında ise tahmin edebileceğiniz gibi artış bekleniyor, üstelik bu artış miktarı çok yüksek de olabilir. Peki değer mi?

Aracın tasarımı önden başlanarak detaylı incelendiğinde ilk olarak arkaya uzayan içleri siyah farlar dikkat çekiyor. İç yan kenarı yan yukarıya doğru çok hafif eğimle çıkıyor, alt kenar ise iç yan kenarın altından başlayarak aşağıya iniyor, yuvarlak eğimle düzleşiyor, biraz gittikten sonra dikeliyor ve o da yan yukarıya uzuyor. Daha sonra içe kıvrılarak iç yan kenarla birleşen bu kenarla beraber farlar tamamlanıyor.Alt kısımlarında iki hücre bulunan farların içlerindeki detaylar parlak şeritlerle çevrelenmiş. Alt kenarı takip eden parlak çizgi, ortada yukarı kıvrılıyor, ardından bir başka kenar öbür ampul için aynısını yapıyor. Bu iki hücrenin üstünde ise parlak kısım büyüyor ve üçgen bir alan halini alıyor, bu alanın ortalarında boşluklarda küçük aydınlatmalar yer alıyor.Ayrıca dikkatli bakılınca görülebilir, farların altında siyah bir boşluk var ve bu farın şekline uyumlu şekilde logodan uzanan kollardan geliyor. Ortaya bakılınca çevresinde parlak siyah kaplama bulunan büyük Renault logosu görülüyor. Bunun iki yanından çıkan kollar farlara uzarken ortalarında parlak çizgiler taşıyorlar. Yakından incelenen kolların ortasındaki parlak çizgilerin altında ise çizgilerden kısa LED aydınlatmalar bulunuyor. Değişik bir konumda olmalarına rağmen tuhaf görünmeyen LED aydınlatmalar, başarılı şekilde tasarlanmış. Renault logosunun arkasına bakıldığında ise onun  tamamen siyah alanda durmadığı görülüyor. Arkasında ızgaralar olan marka logosu estetik şekilde dururken havalandırmaya da yardımcı oluyor. Ayrıca Clio, uzun zamandır görmediğimiz ızgarasız arabalardan. Alta bakıldığında ise siyah bir zemin görülüyor. Üst kenarı düz, yan kenarlar “<” ve “>” şekillerinden oluşan siyah kısmın alt kenarı hafif aşağıya doğru eğimli. Bu siyah zeminin iki ucunda yer alan yuvarlak sis farları parlak çerçeveli. İki farın ortasında ise boydan boya ızgara yer alıyor. Yatay çizgileri çok belli olmayan bu ızgaranın altında ise plaka yer alıyor. Siyah zeminin altından ince bir sarı çizgi geçiyor. Kaputa bakıldığında ise marka logosundan ve farların başlangıç noktalarından hafif vurgular çıktığı görülüyor.

Şık ve dikkat çekici ön kısımdan sonra değişik cam şekline sahip yan kısmına geçildiğinde ise can sıkılmıyor, aracın yanında da ilgi çekici detaylar var. Yan camın başlangıç noktasından başlayarak önce eğimle aşağıya inen, sonra arkaya doğru yukarıya çıkan, arka kapının sonlarına doğru eğimini değiştirerek daha da yukarı çıkan ve sonra köşe ile yukarı kalkan, ardından tavana paralel öne dönen çevre kenarlar değişik bir cam şekli oluşturuyor. Arka kapı kolu gizlenmiş olan modelin 3. bir yan camı bile var. Camlar ile kapıların sınırları arasındaki kısımları da parlak siyah kaplı olan yan cam, Clio’ nun silüetini ilginçleştiriyor. Yan aynalar ise siyah ve yan sinyal lambalarını taşıyorlar. Bir tek ön kapıda bulunan kapı kolu ise sade şekilli ve gövde renginde. Yan camın arkadaki dik kenarına bakıldığında ise bu kenarın arka kısmın sonlarının eğimine paralel olduğu görülüyor. Kapıların altında parlak siyah üçgensi bir detay yer alıyor. Bu parçanın altında parlak bir şerit bulunuyor ve parçanın arkasına doğru yükseliyor. Bu ilginç tasarım detayı, aracın tasarımıyla hiç bir ortak yöne sahip olmamasına rağmen çok uyumlu görünüyor. Yandan arka kısmın eğimine bakıldığında, yan camın arkadaki dik kenarına paralel kısmın ardından arkanın şiştiği görülüyor. Arkaya geçmeden önce son kez jantlara bakıldığında, aracın gerçekten sportif olduğu kanıtlanıyor; jantlar parlak üçgenlerle çok ilgi çekici. Arkada ise sade stop lambaları yerleşim ve eğimleri ile araca sinirli bir bitiş yaptırıyor. Bir kısımları bagaj kapağında olan lambaların dış yan kenarları öne doğru açılırken, iç yan kenarları da bagaj kapağının ortasına doğru açılıyor. Yoğunlukla kırmızı olan farların üst kenarı hizasından bagaj kapağı çıkıklaşıyor. Ortada marka logosu ve model adı bulunan arka kısım oldukça agresif görünüyor. Kapağın altında parlak bir çıta var. Çıkıklaşan tamponda ise yan kenarları aşağıya açılan siyah parça bulunuyor, ancak bu parça sadece plaka için kullanılıyor. Bu modele dışarıdan görünen egzozlar yakışırdı doğrusu. Arka camın ise görüş sıkıntısı yaşatıp yaşatmayacağı şüphe konusu.

İç mekana geçildiğinde ise renkli alanlar aracı asıl kişiselleştirebileceğinizin ipuçlarını veriyor. Farklı renklerle kendinize uyarlayabileceğiniz Clio, iç mekanının tasarımı ile de dikkat çekiyor. Sportif direksiyon ve göstergeler, dikkat çekici orta konsol hep güzel detaylar olarak akılda kalıyor.Göstergeler ortaya dönük yapılarıyla ilgi toplarken, ortadaki elips parçanın üstünde, içinde ve altında da bilgi sunan ekranlar yer alıyor. Direksiyonda marka logosu parlak siyah çevreli, tıpkı öndeki gibi. Direksiyonun alta uzayan kolunun ucunda da bir parlak bölüm var. Sürücü için şık bölgeler bitmiyor. Orta konsol siyah dörtgensel parçadan oluşuyor ve bunun üstündeki R-Link sistemi oldukça ilgi çekici. Navigasyon ve araç bilgisayarı işlevlerini sunan bu ekranın üstünde 2 temel düğme, yanında ise kendi kontrolleri yer alıyor. Ekranın altında iki havalandırma çıkışı, onların da altında ise değişik havalandırma kontrolleri yer alıyor. Bir yuvarlağa bağlı ok benzeri parçadan oluşan bu kısım oldukça şık. Tüm orta konsolun çevresinde parlak şerit yer alıyor. Göstergelerin siperliği dahil tüm üst kısım istenen renkte alınabiliyor. Vites kolu sade fakat kötü değil. Koltukların üstlerindeki renkli bölümler ise desenleri ile dikkat çekiyor. Kapı iç yüzlerinde şık kapı kolları ve parlak kol koyma bölümleri yer alıyor. Şık iç mekanın arka sırası ise ne kadar rahattır henüz bir şey söylenemiyor, fakat Renault yıllarca kullanışlılık üstüne çalışmış bir marka iken kötü bir şey yapmamış olmalı. Araca tekrar genel olarak bakıldığında ise ne kadar başarılı olacağı kestirilemiyor. Satmayacak denen modellerin satıp, satış rekorları kırması beklenen modellerin durgun dönemler geçirdiği bu yıllarda ne olacağı belli değil, ancak yeni Clio, alıcısını mutlu edecektir. 29.990 TL’ lik başlangıç fiyatı ise gayet ekonomik, yeni Clio’ nun özelliklerine bir kere daha bakıldığında, gerçekten iyi bir fiyat.