Kia’ nın son yıllarda gerek çıkardığı modellerle, gerek yeniden oluşturduğu marka imajıyla, toplum arasındaki görülüşü değişti. Artık daha çok saygı duyulan bir marka haline gelen ve adı duyulunca surat bükülmeyen bir üretici olan Kia, Volkswagen Grubu’ nda birçok önemli işe imza atan tasarımcı Peter Schreyer’ i tasarım işlerinin başına alınca inanılmaz bir şekilde model atağına geçen marka, şu anda neredeyse tamamı usta ellerden geçmiş modellerle dolu bir ürün gamına sahip. Markanın en önemli eksiği olan standart bir tasarım anlayışı da yeni nesil Kia’ larla edinilmiş olundu ve yollarda Kia’ lar tanınmaya başladı. Uzak doğu otomobillerine karşı genelde olan güvensizlik, özellikle daha önceden Avrupa otomobiller kullanmış kişilerin yaptığı ayrımcılık eskiden biraz daha kabul edilebilir iken, artık gereksiz kaldı. Kia’ nın ortağı olan Hyundai de daha geriden olsa da ürün gamını yenileme yolculuğuna girişti. Yani anlayacağınız, doğulular derslerine iyi çalışmış şekilde bütün pazarlarda satışlarını arttırmaya geliyor. Konuya dönüp, Kia’ ya tekrar baktığımızda ise 2010 ve 2011 yıllarında yapılan çalışmalar arasında sportif sedan formundaki araçlar dikkat çekiyor. Kia’ nın bunlar üzerinde yoğunlaşması normal çünkü yenilenen ürün gamında eksik kalan modeller sedanlardı, ve Kia’ nın eski sedanları da oldukça kötüydü. Ve şu yıllarda gittikçe popüler hale gelen orta sınıf sedanlar da girmek için en uygun olan sınıf. Kia da bunları görmüş olacak ki, Magentis modeli ile yıllardır sessiz sakin orta sınıfta küçük bir payı olan bir marka olmaktan kurtulmaya çalıştı. Bunu başarmak için attıkları adımlar yavaş yavaş gelse de büyük adımlar oldu ve sonunda sonucuna ulaştı. Önce Magentis’ in konsept versiyonu olarak kendine dair ipuçları veren yeni orta sınıf Kia, daha sonra Optima adıyla açık açık kendini tanıttı ve bu yıl yollara çıkmak için son hazırlıklarını yapıyor. Ayrıca Kia’ nın son zamanlarda sergilediği GT konsepti de Optima’ ya oldukça benziyor. Yani Kia orta sınıfta amacına ulaştı ve bu tasarımı çok sevmiş olmalı ki her yerde kullanmaya bile kalkıştı. Ama haklıydı.
Optima, yeni orta sınıf Kia gerçekten son derece şık bir tasarıma sahip ve rakipleriyle karşılaştırıldığında beğeniye bağlı olarak genelde o seçiliyor. 2010-11 döneminde her markanın ya makyajladığı ya da baştan aşağı yenilediği orta sınıf modelleri arasına en sonradan katılacaklardan biri olacak olan Optima, iyi bir planlama ile satışa sunulacak. Şu anda yollarda olan yeni nesil orta sınıfların eksiğini görme yoluna giden marka, Optima’ yı satıştan önce son haline getirecek ve onu yollarda başarılı bir orta sınıf sedan olarak görmemizi sağlayacak. Aracın ne şekilde satılacağı henüz halen net değil. Avrupalılar ona Optima derken, ülkemizdeki Kia aracı Magentis olarak adlandırıyor. Ayrıca dünyanın bazı yerlerinde satışta olan araç, ülkemizde nasıl satılacak pek net değil. Ancak bu sorun değil, Kia ülkemizde daha çok satmak istiyorsa aracı herhangi bir isimle satışa sunacaktır. Aracın dış tasarımında ilk olarak ön kısım güçlü atlarıyla dikkat çekiyor. Burada “kaplan yüzü”’ nü temsil eden ızgara bulunuyor. Ancak bunun dışındaki aracın her yerindeki detaylar araca özgü, bu iyi bir şey. Güncel Volkswagen modellerine bakıldığında hepsinin iç mekanının benzer olduğu ve benzer hatların kullanıldığı görülüyor. Kia ise her modelinde ayrı bir tat sunarak başarıya ulaşmayı planlıyor ve bu iyi bir plan. Uzun görünen yan kısım ve şık stoplarıyla sınıftaki hiçbir araçta bulunmayacak sportifliğe sahip arkası ile Optima, dışarıdan bakıldığında etkilemeyi başarıyor. İç mekan ise Kia için oldukça iyi. Düzenlenişi ile farklılık yaratan orta konsol dışında bir tek malzeme kalitesi sorun yaratabilir. Arka sıranın yana bakarak hissedilen uzunluk nedeniyle oldukça rahat olduğu da gelen bilgiler arasında. Eğimli arka tavanı ile coupe hissi veren aracın cam şekli de oldukça ilginç ve nikelajın değişik kullanımı dikkat çekici. Aracın hibrid versiyona sahip olacağı da çevreci kullanıcılar için yararlı bir bilgi. Birçok kullanıcıya hitap edecek olan Optima, kusursuz hatları ve renkleri ile de dikkat çekiyor. Kalkmaya hazır görünümü ile hoşa giden aracın tekerleri de son dere şık görünüyor. Her detayı üzerinde çalışıldığı belli olan Optima’ nın dış tasarımı detaylı incelenmeye başlandığında ön kısımdaki farlar ile ızgaranın uyumu akılda kalan detay oluyor.
Farlar arkaya doğru yukarı çıkarken inceliyor ve içlerindeki detaylar ile beğeni topluyor. Başladığı noktadan yukarı düz eğimle çıkan, ancak daha sonra eğimle dikelen ve kısa bir süre böyle gittikten sonra üst kenarla birleşen farlar, ızgaraya bitişikler. Yani ızgaranın üst kenarı “kaplan yüzü”’ nün gereği olan girinti hareketini yaptıktan sonra düz gidip farların üst kenarı ile birleşiyor. Farlar içinde bulunan mercekler, ve yana bakan uca doğru göze çarpan açık gri detaylar da dikkat çekmeyi başarıyor. Keskin bakan farlar, ızgara ile birleşince ona bakanlar üzerinde büyük bir etki yapıyor. Izgaranın yaptığı girinti hareketi ise Kia logosu hizasında oluyor. Üst kenar ona daha büyük yer açmak için aşağıya eğimle inip, logonun altını çizip tekrar eğimle yukarı çıkıyor. Alt kenar ise bu hareketin simetriğini, yine ızgara içine doğru yapıyor. Izgara ortada daralırken, çerçevesi siyah olan ızgaranın biraz daha içindeki parlak şerit girintilere uyum sağlıyor. Izgaranın petekleri ise baklava dilimleri şeklinde. Bu basit görünüm bir sorun yaratmıyor ve alttaki ızgarada da karşımıza çıkıyor. Alttaki ızgara ise sis farlarının bulunduğu siyah zemin ile bağlantılı. Alt ve üst kenarı dümdüz olan alt ızgaranın bağlı olduğu bölümler ise yana doğru yukarı çıkan üst kenarı ise büyüyor. Üçgene benzer sis farları oldukça büyük, ancak bunlar dışında bir de LED aydınlatmalar bulunuyor. Üçgen şekilli farların üzerinde, üçgenlerin üst kenarına paralel olarak çizgi şeklinde bulunuyor ve araca prestij katan detaylardan olarak akıllarda kalıyor. Plaka ise iki ızgara arasında bulunuyor. Alt ızgaranın altına bakıldığında ise, beyaz gövdenin yok olduğu ve siyah plastik bir parçanın o hizada yukarı kalktığı görülüyor. Yan kenarları yanlara doğru aşağıya inen siyah plastik parça boşluk olmasını engelliyor. Kaput üzerinde ön camın yan kenarlarından, farlarla ızgaranın birleştiği noktaya gelen iki vurgu bulunuyor ve kaput üzerinde eğim farkı yaratıyor. Kia logosu kaputun öne bakan düz sınırı ile ızgara arasında kalan boşlukta. Son derece şık ve akılda kalıcı detaylara sahip olan ön tasarımdan sonra yana bakıldığında ilk olarak çıkık tekerlekler dikkat çekiyor.
Yuvarlak çıkıntıları ile kendilerini gösteren tekerlerin jantları parlak parçaların bolca kullanıldığı şekilde. Ortada bulunan Kia logosuna gelen siyah alanlar ise jantlarda farklılık yaratıyor. Yan cam şekli ise bir başka enteresan detay. Önden arkaya hafif eğimle düz olarak çıkan ve hafif köşe ile eğim değiştirip daha dikelen, sonra başka bir köşe ile eğimini öne doğru olarak değiştiren kenar yuvarlak çizen kenarla öne dönüyor. Nikelaj ise başlangıç noktasından camın üst kenarını takip ederek arkaya doğru gidiyor ve üst kenarla beraber bitmiyor, arka camın yan kenarına gidiyor. Bu sırada gövde rengi bir kısmı da geçen nikelaj arka camın yan kenarının bittiği şekilde sonlanıyor. Arka kapı ise öne eğimli kenara paralel gidiyor, ancak sonradan eğim değiştirerek arka tekerin yanından geçerek alt kenarla sonlanıyor. Kapıların altında ise bir kesik şeklinde çizgi bulunuyor. Kapı kolları ise basit şekilli ancak ortalarından parlak çizgi şekilli bir parça geçiyor. Yan sinyal lambası ise aynalar üzerinde, ancak gövdede olsa bulunacağı yerde ortasından parlak çizgi geçen bir hava çıkışı bulunuyor. Camlar bittikten sonra kapının sonuna kadar olan kısımlarda kaygan siyah malzeme kullanılmış. Arka tasarımda ise dediğimiz gibi uzun ve sportif arka stoplar bulunuyor.Üst kenarı öne doğru yukarı çıkan, alt kenarı da onu takip eden ancak bagajın iç kısmına bakan bölümünde kesilen farların iç kısmında beyaz bölümler bulunuyor. Öne doğru çıkan, ve yumuşak köşe ile eğim değiştirip köşe ile yukarı kenarla birleşen alt kenar, plakanın bulunduğu bölüm nedeniyle erken bitiyor ve değişik şekilde sonlanıyor. Plaka kısmının daha içeride olması bagaj kapağının da diğer parçalardan içeride olmasına neden oluyor. Kia logosu iki farın arasında bulunuyor. Kia logosunun altındaki ufak siyah parça ise geri görüş kamerası. Plaka ise bunun altında bulunuyor. Model adı ve versiyon adı bagaj kapağı üzerinde. Alta bakıldığında ise siyah çıkıntıda parlak egsoz çıkışı dikkat çekiyor. Bunun üzerinde ise gövde rengi kısımda iki adet ince uzun kedigözü bulunuyor. Arka camın eğimi görüş sorunu yaşatabilir, ancak arka tasarım görsel açıdan çok hoşa gitmekte.
İç mekan ise kullanışlı yerleşimi ile beğeni topluyor. Ancak önce göstergelere bakıldığında tek parlak çerçeve altında bulunan göstergeler güzel aydınlatmaları ile dikkat çekiyor, ancak ortadaki ekran araca binildiğinde yaptığı gösteri ile daha çok öne çıkan detay oluyor. Göstergelerin iki yanında havalandırma çıkışları bulunuyor. Üzerinde birçok düğme bulunan direksiyonun altına bakıldığında parlak ve sportif pedallar görülüyor, ve aracın sportif kimliği biraz daha görülüyor. Orta konsol ise göstergelerin siperliğinin devamını üst ve yan kenarı olarak kullanıyor. En sütte bulunan büyük navigasyon ekranının altında kullanışlı yerleşime sahip ses sistemi kumandaları bulunuyor. Bunun altında havalandırma kontrolleri bulunuyor ve daha sonra vitesin bulunduğu zemin geliyor. İç mekanda malzeme kalitesi ve renkler dışında pek sorun yok gibi, ancak aracı şahsen incelemek daha yararlı olacaktır. 105.700 TL’ lik başlangıç fiyatı ise bir başka vergi kurbanlığı demek. Optima bu kadar uçuk bir fiyatı hem hak etmiyor, hem de müşterisi de bu fiyata daha iyi araçlar alabilir. Motor seçeneklerinin değişimi yararlı olabilir.