Ford S-MAX

Gün geçtikçe arazi araçlarının gitgide artıp şehir içinde bolca kullanılmalarından yakınmamız artarken, arazi araçlarının en büyük rakipleri vanlar da artmaya devam ediyor. Bu iki sınıf arasında çekişme hiç sonlanmasa da bu iki sınıfın da öne çıkan modelleri oluyor. Ülkemizde ilk önce kompakt vanların yollarda görünmesi bu sınıfın daha da popüler hale gelmesine neden oldu. Ford C-MAX, artık satılmayan Volkswagen Touran, Renault Scenic, Opel Zafira gibi modellerin bulunduğu bu sınıf halen değerini koruyor. Kompakt vanların bu kadar popüler olduğunu gören üreticiler ise zamanında gerçek boyutlu vanları da ülkemize getirdi. Avrupa’ da oldukça tutulan ve ailelerin gözdesi olan, genellikle 7 koltuklu oturma odaları sunan bu araçlar ülkemizde aynı amaçlarla olmasa da yavaş yavaş kullanılmaya başlandı.

Ülkemizdeki vanların en çok tutulanı ise büyük ihtimalle Ford S-MAX. Istanbul Autoshow’ dan itibaren ülkemizde ikinci nesliyle satışa sunulan, hatta 2007 yılın otomobili ödülünü bile kazanan bu araç, Avrupa’da oldukça sevilen bir model. Farklı duruşu, bakışı ve silüeti ile dikkatleri hemen üzerine çeken ve sportif görünümüyle gençlerin de sevdiği S-MAX, ilk satışa sunulduğunda da şüphe vericiydi. Farklı görünümü uzun dayanmayacaktı. Bunu kabullen Ford, aracı 2010 yılında makyajladı. Ön, arka ve iç mekanda asıl olarak yenilik gören aracın bu hale gelmesi ülkemizde de yararına olabilir. Kompakt vanlara yedi koltuk sıkıştırınca ortaya çıkan sonuç her zaman çok düzgün olmuyor, ancak bu araçların asıl avantajı burada. Vanlar ticari alanlarda geniş bagaj kapasiteleri ve yatırılabilir koltukları ile kullanılabildiği gibi aileler tarafında 6 ve 7. Koltukları ile de kullanılabiliyor. İli farklı alana hizmet edebilen bu büyük araçlar arasındaki rekabet de bu yıl oldukça artıyor. Yeni S-MAX, Grand Scenic, Zafira, 5008 gibi araçlar sınıfın liderleri olmak için yarışıyor.

 S-MAX’ in ön tasarımı yeni neslinde oldukça değişiklik görmüş. Farların şekli değişmese de iki ızgaranın görünümü piano siyah malzemeler ile pekiştirilmiş ve LED lambalar eklenmiş. Aslında üst kenarları dümdüz olmasa daha hoş görünecek olan ön farlar, böyle olduğu için araca sinirli bir hava katıyor. Bu farların hemen altında bulunan yuvarlak aydınlatmalar ise araca olumsuz bir etki yapmıyor. Parmağınızla bir görselde bu aydınlatmaları kapadığınızda daha kötü bir görüntü çıktığını göreceksiniz. Daha altta ise bir şerit şeklinde LED sis lambaları bulunuyor. Arka kısımlarının bir bölümü boş bırakılarak hava çıkışları yaratılan aracın ön kısmındaki ızgaralar da yenilenmiş. Eski nesildeki içeri gömülü olduğu için dikkat çekmeyen Ford logosu bu nesilde daha mutlu. Yan kenarları eğimli küçük ızgaranın üstünden geçen şerit yine parlak siyah renkte ve logo bunun üstünde. Eğimli yan kenarlar ise kaputun üzerindeki vurguların başlangıç noktasını oluşturuyor.  Alt kısımdaki ızgara ise günümüzde çoğu Ford’ da gördüğümüz hale gelmiş. Tüm kenarları parlak renkte çerçeve ile çevrelenen ızgaranın üst kısmında plaka bulunuyor ve plakanın bulunduğu zemin piano siyah malzeme ile kapatılmış.

Bir tek öne baktığınızda hoş görünen aracın yan tasarımı ve yan silüeti ise sorun yaratıyor. Öndeki büyük ızgaranın şekli ön tasarımı az olsa da düzeltmiş. Ve araç beyaz renkte en güzel şekilde görünüyor. Yan tasarım ise daha önce dediğimiz gibi bir çok sorun doğuruyor. Önden yuvarlak eğimle arkaya doğru uzanan ve en sonda köşeyle aşağıya inişe geçen yan camın son anlattığımız kenarı temel sorunları doğuruyor. Bu kenar indikten sonra düz devam eden alt kenar camın başlangıç noktasıyla birleşmeden önce bir kere daha eğimleniyor. Cam şeklini dışında kapı sınırları da sorun. Burna yatık kapı kenarları ön kapının son kenarının saçma bir şekle gelmesine neden oluyor. Günlük kullanım sırasında da sorun yaratabileceği gibi, bu kapı şekli dikkat çekiyor ve sorunlu olduğunu hissettiriyor. Tekerlekler çevresinde hafif yuvarlak vurgular bulunuyor ve iki tekerlek arasında alt kısımda plastik çıta bulunuyor. Ön tekerleğin vurgusunun içe bakan kısmında bir hava çıkışı bulunuyor. Önceki nesilde de bulunan  bu detayın korunması şaşırtıcı. Kimi zaman hoş görünmeyen bu hava çıkışının üst kenarında ise bir vurgu başlıyor ve yan yüz üstünde düz gidip arka farın orta noktasında bitiyor. Kapı aralarında kaygan siyah malzeme kullanılması hoş görüntü sunuyor. Ayrıca camın tüm kenarlarının çevresinde nikelaj bulunması da yan tasarımı az da olsa düzeltiyor. Özetlerse ön kapı şekli ve silüet dışında yan tasarım hoş. Arka tasarımda ise farlar yenilenmiş ve yeni parçalar eklenmiş. Yenilenen şekillerinin yanı sıra iç kısımlarındaki desenleri ile de dikkat çeken farların içlerindeki beyaz kısmında çok küçük desenler bulunuyor. İki farı ise birbirine bağlayan parlak çıta yeni bir detay. Bu parlak çıtanın sol kısmında model adı, alt kısmında ise plaka bulunuyor.

Hoş görünen ön ve arka tasarım, “keşke yan tasarım daha iyi olsaydı da aracı sevseydik” gibi sözler ettirebiliyor. Ancak bu söylediklerimiz aracı alacaklara engel olmasın. Ford S-MAX’ i beğendiyseniz sorun yok, ancak görüşleriniz bizimkiyle aynıysa size şunu söyleyebiliriz: Ford S-MAX göze çok hitap etmese de kullanım kolaylığı ve pratikliği ile oldukça iyi bir seçim. Bunu iç mekanda daha iyi anlıyoruz. Kullanılan malzemeler kalitesini hissettirse de yine de iç mekanda görsel açıdan beğenilen kısım yok. Piano siyah orta konsol, şık göstergeler ve kapılar ile ön kısmı saran parlak detaylar araca sportif hava katıyor. Ford Mondeo’ nun eski neslindeki radyo ve havalandırma kontrolleri orta konsolu kaplıyor. Şık vites kolu ve gözlük saklama kabı gibi detaylar beğeni topluyor. Güçlü motorların yanı sıra arçat kör nokta izleme sistemi de bulunuyor. Aracın kör nokta olarak adlandırdığı bölgelere giriş arkadaki radarların yan aynalardaki LED’ lere gönderdiği uyarılarla engelleniyor. Ayrıca lastik basıncı izleme sistemi ve Eco Mode özelliği de bulunan aracın iç mekanındaki kullanışlı koltuklar aracı sınıfının bir numarası yapmaya çalışıyor. Görsel açıdan hoş olmasa da günlük kullanımda çok sıkıntı çıkarmayacak olan aracın ülkemizde renk seçenekleri oldukça kısıtlı. Mavi, beyaz, gri ve siyahın hakim olduğu renk paletinde bulunan renkler yine de kötü değil. Aracın ülkemizdeki fiyatı ise 81.160 TL olarak belirlenmiş. 60.000 TL civarında bir fiyata sahip olan Peugeot 5008’ i S-MAX’ e tercih etmekle tasarruf edebilirsiniz ancak Ford S-MAX’ in daha kullanışlı olduğunu söyleyebiliriz.